228 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Alper Kamu üçlemesinin ilk kitabı. Kitabın absürt komedi/kara mizah olduğunu bilsem de, yazarın -bu seriyle birlikte daha da büyük- hayranı olsam da, 5 yaşında bir çocuk ve dedektiflik kelimeleri yanyana geldiğinden bir acabam vardı. Ancak kitaba başlayınca ve sayfa 30 40ları geçtikten sonra yaşadığım bu tereddüt için Alper Canıgüz'den özür dileyesim geldi. Serinin içeriği yazarın diğer kitapları gibi psikoloji ve felsefe soslu absürt komedi ve yine çok özgün. Çok yerde kahkaha attırdı, insan psikolojisini düşündürdü, bazen hayatı sorgulattı ama en çok da eğlendirdi.
Oğullar ve Rencide Ruhlar
Oğullar ve Rencide RuhlarAlper Canıgüz · Alfa Yayınları · 202011bin okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
·
57 günde okudu
Beklediğimden daha güzel bir okumaydı. Kaleme alma tarzı tam yazarın bahsettiği gibi: Samimiyeti yitirmemek adına aklına gelenleri minimum filtre ile yazmış ve içindeki arapsaçını size birebir hissettiriyor gerçekten. Zaman zaman nerede olduğumu sorgulayıp “Ne okuyorum ben böyle” dedim. Okuduğum diğer kitaplardan tür ve konu olarak farklıydı ve bana keyif verdi. Kitabın ismi için yazarın en sonda söylediği şeye kahkaha atarak gülemediğim için üzüldüm. Öğrencilerim sınıfta test çözüyorlardı. “‘Kitap kâğıdı kaç derecede tutuşup yanar?’ diye sordum. ‘Bir saniye, hemen geliyorum,’ dedi. Geldi ve, ‘451 Fahrenheit,’ dedi. Ben de, ‘Ah, bu güzelmiş,’ diye düşündüm. Bu kesinlikle güzel. Mükemmel. Sonra tersine çevirip ‘Fahrenheit 451’ dedim ve işte size kitabın ismi. Ve önümüzdeki birkaç yıl içinde santigrat ölçeğine geçersek büyük hayal kırıklığı yaşayacağım.”
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202290,1bin okunma
Reklam
120 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Çocuk kitabı olarak değerlendirmem gerekirse buna yaşım tutmuyor ama bir yetişkin olarak çocuk kitabını yorumlamam gerekirse; güzeldi, eğlenceliydi bir kaç yerde kahkaha bile attığımı itiraf etmeliyim. Çavuşu çok sevdim mesela fikirlerini de. Aynı annemin fikirleri düşünceleri tabi biraz abartılı yazılmış hali. Ama aynı şeyin defalarca tekrarlanması bir yerden sonra beni sıktı: yine yetişkin kafasıyla düşünüyorum. Çocuklar böyle şeyleri çok Sever biliyorum. Tavsiye ederim iyi okumalar.
Lo
LoŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 2022840 okunma
152 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Tam bir kahkaha tufanı.. Okuması ya da dinlemesi çok kolay ancak anlaması o kadar kolay değil ve ciddi anlamda düşündüren bir kitap bence. Hele de Şebnem Dönmez öyle okumuş ki, hayat vermiş, sanki bu kitap, onun okuması için yazılmış gibi.. çok keyif aldım
Barbarın Kahkahası
Barbarın KahkahasıSema Kaygusuz · Metis Yayınları · 20201,862 okunma
472 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Kapak Kızı'ndan sonra devam kitabı olan bu kitabı büyük bir keyifle ve merakla okudum. Keyifle okudum derken Şebnem'in yaşadığı hayattan aldığım haz değil tâbi ki.. Yazarın ustaca kurduğu cümleler ve betimlemeler, kelimeleri mükemmel derecede birbirine bağlama yetisinden almış olduğum keyifti anlatmak istediğim. Sanki ana karakter benim arkadaşım ve yaşadığı her olayda sanki ben de yanındaydım. Sanki ben Gün'düm... Yer yer sarılıp ağladım, yer yer kahkaha attım ama çoğu zaman içim buruk bir şekilde elini tuttum Şebnem'in. Kitap da beğenmediğim tek nokta, yazarın kendini sürekli tekrara düşürmesi oldu. Bir olayı çok fazla gözümüze sokması sürekli ondan bahsetmesi yeter ama dedirtebilir. Ama bu şekilde de etkiyi artırabileceğini düşünmüş de olabilir, ben bu ayrıntıyı sevemedim. Kapak Kızı'nı okuyup da bu kitabı bekletenler, şimdi sakince kitaplığına gidip Yeşil Peri Gecesi'ni eline alabilirler :) Keyifli okumalar herkese.
Yeşil Peri Gecesi
Yeşil Peri GecesiAyfer Tunç · Can Yayınları · 20207,4bin okunma
152 syf.
9/10 puan verdi
“Yalnızlık sadece yalnızken var. Paylaşıldığında eriyip gidiyor.”
Yazarın okuduğum ilk kitabı ve kalemine hayran kaldım. Dilinin sadeliği, samimiliği, anlatımının vuruculuğu ve kendine has tarzıyla oturup bir solukta okunabilecek bir eser. “bir kişiyi özlersiniz ve bütün dünya ıssızlaşır…” Eşini uzun zaman önce kaybeden yazar, kedisini de kaybettikten sonra, içine düştüğü yalnızlık duygusunun tezahürünü; endişeler, korkular, özlemler ve sitemlerle dile getirmiş. Hüzünlü cümlelerin ağırlığında ezilmeyelim diye de kendi deyimiyle şaklabanlık yapıp kahkaha atmamızı istemiş. Yer yer yazarların sözlerine hayatlarına dair küçük ayrıntıların yer alması; ressamlardan, resimlerden, sergilerden, müziklerden bahsetmesi anlatımını daha da kuvvetlendirmiş. Yalnızlık duygusuna dair okuduğum belki de en melankolik, en hüzünlü ve en vurucu anlatılardan biri. “Çevremi saran o sonsuzluğa uzanan içi boş kalabalıkların ortasında yalnız olmayı isterdim. Başkalarından rahatsız oluyorum.” Yalnızlık insanın başına gelebilecek en iyi şey de olabilir en kötü şey de. Bu kesinlikle yanında kim olduğuna bağlı. Geceyi aydınlatan, karanlıkta yürümeyi kolaylaştıran bir sokak feneri gibi olmak varken insan neden daha da zorlaştırır ki hayatı kendine, başkalarına? “Başkaları olmadan yaşamak zor, başkalarıyla birlikte yaşamak da zor. Yaşamak hep zor.” Henüz özlediklerimiz hayattayken, birinin “nasılsın” dediğini duyacak sıcaklığa sahipken, komşularımızın panjurları açık ve orda olduklarını biliyorken, en önemlisi de yalnızlık paylaşılıp kaybolabiliyorken birbirine yük olmaktan ziyade yükü hafifleten olabilmek umuduyla. Sevdiklerinizle ve kitaplarla kalın. Keyifli okumalar.
Tek Yalnız Ben Değilim
Tek Yalnız Ben DeğilimJean-Louis Fournier · Yapı Kredi Yayınları · 20213,915 okunma
Reklam
1.000 öğeden 971 ile 980 arasındakiler gösteriliyor.