Ülkede sıradan bir sabah
Saat 6.30 . Hava karanlık ve sisli. Evim sanayi bölgesinde. Dershaneye gitmek için otobüse binmem gerekiyor. Otobüsümü kaçırdığım için bi alt yola indim. Tahmin ettiğiniz gibi ıssız bir bölge. Arka taraftan gelen bi araç önüme geçip yavaşladı. Önce bir ürperdim. Arkadan iki araç daha geliyordu. Sonra bi baktım yavaşlayan araç da yürüdü gitti. Tam böyle derin bir oh çekecekken bir baktım aşağıdan U çekti geldi, yanımda durdu. Nasıl korkuyorum ama.. Götüreyim mi abla dedi gerek yok dedim gevşekçe bir daha sordu. "Hayır dedim" diye bağırdım. Ben yoluma devam ettim. Kendisi duruyordu orda. Dönüp bakamadım bile , içimden dualar edip duruyordum. Neyse durağa geldim. O sırada yan taraftan bir araba daha yavaşlayarak geldi. Yaklaşınca baktım bizim bölgenin jandarmaları. ( Çok şükür.)Beni değil ama abimi, babamı tanırlar. Allah razı olsun otobüsüm gelene kadar yanımda beklediler. Bir sıkıntı var mi dediklerinde az önceki olayı söyledim (araba çoktan gitmisti). Dikkat edin mümkün olduğunca dediler. Yani ben şimdi napabilirim ki.. Ben keyfen çıkmıyorum o yola. Mecburum yani. Kendimi suçlu gibi hissettim ama bu çok yanlış. Yani şu an ne desem az kalır. Bunlara bu rahatlığı verenler mi utansın, bunları yetiştiren aileler mi utansın... Kime ne desem az kalır. Bir genç kız olarak, bir kadın olarak ben artık bıktım. Sürekli gittiğim her yerde acaba başıma bir şey gelir mi korkusuyla yaşamaktan bıktım. Bitsin artık bu işkence.. Bu korku işkence gibi gerçekten...
Reklam
¶¶ söylenir ve yarım kalır bütün aşklar yeryüzünde ¶¶
Sayfa 18 - Yapı Kredi Yayınları
Bazen de bile isteye yapar bunu..
~ ❝ Ve insan bir başına kalır. Kendiyle. Kendi denilen o garip varlıkla. ❞ ~
Sayfa 132 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 971 ile 980 arasındakiler gösteriliyor.