"... İşte sürgünler cehennemi olarak
Ün yapmış Sinop bu
Nelerin gelip
Deve kervanları misali
Nelerin göçtüğünü
Surlardan kalelerden
Ve genç pehlivanlar gibi
Dirice köprüye yatmış
Kemerlerden ibretle oku
Martılar
Çığlık çığlığa uçuşurken Karadeniz asırlarca
Ağır toplarıyla döğmüş döğmüş kıyılarını..."
ellerinle ellerimin yol ayrımına. bir daha hiç uğramadım. o çok masalı. çok sandalyeli. kaç kadınlı. kaç adamlı. çirkin şarkılarıyla. sen gidince yıkılması gerektiğini bilmeyen. şuursuz. yemek salonuna. söylemiş miydim. bir daha. hiç uğramadım.
"... İşte sürgünler cehennemi olarak
Ün yapmış Sinop bu
Nelerin gelip
Deve kervanları misali
Nelerin göçtüğünü
Surlardan kalelerden
Ve genç pehlivanlar gibi
Dirice köprüye yatmış
Kemerlerden ibretle oku
Martılar
Çığlık çığlığa uçuşurken Karadeniz asırlarca
Ağır toplarıyla döğmüş döğrnüş kıyılarını..."