Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
En güzel boyaları boca etse, karakalem bir resim kadar haz vermeyebilir.
Sayfa 17 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
EŞİKTE AŞK
"Aşk eşikte durur. Açacak bir kapın varsa, iyidir. Kapı sahipliği yetmez, O kapıyı ardına kadar açmazsan girmez. Nazlıdır aşk. Geldiğinde gülümsemek, giderken sırtını sıvazlamak gerektir. Aşk eşikte az bekler. Sonra arkasını döner. Bir yığma duvar örülür tam oraya. Tuğlası sorular, harcı sessizlik, sıvası pişmanlık. Küskün aşkın tekrar uğrayıp uğramayacağı bilinmez. Bir gün dönse bile, sarmaşık bağlamış taş bir kapı çıkar karşısına. Aşk eşikte yaşayamaz. Ya girer ya gider."
Sayfa 288Kitabı okudu
Fatih Sultan Mehmet kafes ardından dinlemeye başladığından beri, Divan-ı Hümayun'u padişaha vekâleten sadrazamın yönetmesi gelenek olmuştu.
Halil cibran'ı sevdiğini söyledin. Onun lafıyla başlayayım. "İnsanın hakikati, sana gösterdiğinde değil gösteremediğindedir. Birini tanımak istersen dediklerine değil, demediklerine kulak ver," demiş.
Sayfa 389Kitabı okudu
He aşık oldun:)
Yavuz göğüs kafesinde bir hafiflik, aklında kazınan kareler, suratında mutluluk hormonunun tetiklediği bir gülümsemeyle, aşk mı, diye düşündü.
Sayfa 127Kitabı okudu
Reklam
"Buyurun Güneş Hanım, Korkut Bey sizi Bedesten'de bekliyor," dedi. Güneş kanatları kırık bir kuş misali kafese teslim oldu.
Sayfa 230Kitabı okudu
Birisi en güzel boyaları boca etse, karakalem bir resim kadar haz vermeyebilir.
Reklam
Boynunda, Çukurova sıcağında demlenmiş acı biber gibi yakan bir iz, aklında gördüğü garip rüya...
Aslı'nın saçlarını her savurduğunda yayılan vanilya kokusunu hatırladı.
Sayfa 249Kitabı okudu
"Levilerin, -Mesih yeryüzüne gelene kadar saklamak üzere sandığı Antakya'ya getirdikleri iddia edilir. Bu efsane yüzyıllardır konuşulur durur. Hatta, Antakya'ya yerleşenlerin canları pahasına sandığı muhafaza ettikleri, yerel halk ile münasebete girmedikleri, kendilerini tecrit ettikleri söylenir. Çünkü bu sandık sadece Hz. Musa ve dönemi için değil, tüm insanlık için mucizedir. Ayrıca sandığı tehlikeli olan bazı yönleri vardır. Tevrat'ta anlatıldığına göre tedbir alınmadan yaklaşanları hasta eder, çarpar, öldürür, vesaire. Dolayısıyla yetkili ellerde olması -leviler gibi- gerekirdi. Onlar da sakladılar sandığı."
Sayfa 406Kitabı okudu
"Ahmet, çocuk İstanbul'a yola çıktı. Gömlek de yanında. Arkasında düşman yok. Kimse bir şey bilmiyor. Ben on dört yıllık görevimi bitirdim. Sıra sende. Gözün gibi bak ona, e mi? Artık sana emanet!"
940 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.