“Alnımda karakalem bir gelecek resmi
Ağzım kanatları kesik şarkılar.”
AŞK
Bu meyhane seninle mi kalabalık ansızın
sen mi getirdin denizi eski koylardan
Dizin dizime değiyor, rakılar boz bulanık
yüzümüzde sevda portrelerinin karakalem çalışması
tabaklarımızdaki balık iskeletine bakıyoruz
kemancı Itri’den, biz mahilerinden mahmur
giderken yorgun, tipi yemiş ve uykusuz
sana göstermeden kıvılcım çaldım
Her şey gelir geçer.Ve sonra yeniden başlar kaldığı yerden.Gölgeler hep oradalar kuytu bir köşede sakladığın yeterler...
Sayfa 122 - CERES yayınlarıKitabı okudu
O, Sevgililer Günü'nde kart yazmak için kullandığınız pembe ve parlak kalemdi.
Bense yıllığınızda öğretmenlerinizin yüzüne bıyık çizdiğiniz karakalem.
Martı Yayınları
“Hayvan Halkı’nı ayrıntılı olarak tasvir edebilmem mümkün değil -gözlerim bu ayrıntılar konusunda hiç eğitimli değil- ve ne yazık ki karakalem resim yapmayı da beceremiyorum.”
İthakiKitabı okudu
"Tenha Atlas
Sessizlik. Sessizlik. Sessizlik.
Tanrının insan olduğu saatler
Yaprakların dua ettiği saatler
Rüyaların dünyaya değdiği saatler
Ayrılığın kirpiklere geldiği saatler
Arzunun vazgeçişle tutuştuğu saatler
Sokakların odalarda göllendiği saatler
Taşların uykulara boyandığı saatler…
İçimde hazla kederin ebruli karıncası
Ormanlardan masal almış bir uzun yol
Kuyuların dünya hevesi gövdemde
Alnımda karakalem bir gelecek resmi
Ağzım kanatları kesik şarkılar
İki bulanık zamandan bir tenha atlas
Gözyaşı mumlarından bir otel odası
Kumların çiçek açtığı deniz bahçeleri..
Seni sevdim. Seni sevdim. Seni sevdim."
Biz aynı binadayken bile farklı kümelerde yer tutmuş, yanımızı hep yanlış soru cevaplarla doldurmuşuz. Kanaat notumuz hep kıt olmuş.
Sayfa 11 - Hiç yayınevi, 1 basım: Ocak 2015Kitabı okudu
Ama hep ayrı kaldırımlarda ayrı yönlere sırtımızı dönmüşüz. Karşıdan karşıya geçerken; ben sola bakmışım, o da sola bakmış. O bile aynıyken, yönlerimiz farklıymış.
Sayfa 11 - Hiç yayınevi, 1 basım: Ocak 2015Kitabı okudu
Bazı kadınlar Tanrı'nın bitirme tezi gibi!
Sayfa 16 - Hiç yayınevi, 1 basım: Ocak 2015Kitabı okudu
Günahları günah gibi yaşayamayanlar geceyi gündüze teslim ettiler... Gündüz günahları görünmez sanan sahtekarlar, geceye de ihanet ettiler.
Sayfa 17 - Hiç yayınevi, 1 basım: Ocak 2015Kitabı okudu
Sessiz kalabalık ürkütücülüğüne teslim edip, çekildi köşesine. Bir kör için sesin görüntüsü, bir sağır için de görüntünün sesi önemliydi.
Sayfa 19 - Hiç yayınevi, 1 basım: Ocak 2015Kitabı okudu
Barış gibi bir barış bulamayacak mı insan? Bugünkü kuşatmanın çocukları, sığınakta kendine sığınarak mi karşılayacak yeni günü?
Sayfa 20 - Hiç yayınevi, 1 basım: Ocak 2015Kitabı okudu
Oysaki ben migreni mide ile ilgili sanırdım. Ne büyük aptallık!
Sayfa 42 - Hiç yayınevi, 1 basım: Ocak 2015Kitabı okudu
Zaten ne zaman hayata tutunmaya çalışsak, mahrem yerleri geldi elimize...
Sayfa 51 - Hiç yayınevi, 1 basım: Ocak 2015Kitabı okudu
Herkeste bir Eylül aşkı, Eylüle seslenmedir gidiyor. Yazı özleyenler bile Eylülde özlemeye başlıyor. Ekimde Eylülü Kasımda baharı özlüyor. Herkes Eylül ve yaz aylarının hakkını veriyor. Oysa bu aylar yalnızca 3'te 1'i koca bir yaşamın. Yaşarken ölmek buna deniyor işte, geriye kalan aylarda kış uykusuna yatanlarda.
Sayfa 98 - Hiç yayınevi, 1 basım: Ocak 2015Kitabı okudu