Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Karalama defterim
Şu sıralar kendimi, yapbozun uyumsuz bir parçası gibi hissediyorum. Beklentilere uymaya çalışarak zoraki normal biri mi olmalıyım?
Karalama defterim
Dinle ey sevgili ahuzarımı, Etme ama şikayet. Sorma neden diye, Sensin bu hale gelmeme sebep. Feryat ettirdin, Eylettin minnet. Gönül yine de Senden umuyor medet.
Reklam
Karalama defterim
Bulmacanın en komiği; fotoğraf ile bulmaca. En büyük eğlencemiz.
Karalama defterim
Uzun vadede mutlu olmak adına; olayları akışına bırakmak ve karşındakine güven duymak sanırım işe yarayabilir. Bu senin hayatında da büyük bir fark yaratabilir.
Karalama defterim
Şu sıralar gördüğüm rüyalar gerçek oluyor. Psişik güçlerimi kendi isteklerimi anlamada kullansam iyi olacak. İç dünyama dönmeli, iç sesimi duymalıyım. Sanırım evren benden bunu istiyor.
Karalama defterim
Şüpheci olmak iyidir dediler, kafamda binlerce felaket senaryosu kurdum. Bu soru işaretlerimin kimseye yararı olmadı lakin beni ziyadesiyle yordu.
Reklam
Karalama vs.
Kendimi kandırmaya çalışırken kandırıldım; yüzüme vurulan gerçekler tarafından.
BİR ÇOK YAZIYA KONU OLACAK GÜNÜMÜZ TÜRKİYE'SİNDEN BİR OLAY
Bir tüketici ... marka çikolataların küflendiğine ilişkin fotoğrafları paylaşarak, “Küflenmiş çikolataya ilk defa şahit oluyorum. Üstelik son tüketim tarihine daha var. Muhtemelen tedarik zinciri sürecinde muhafaza koşullarında bir sorun var” diye yazdı. Paylaşımına ...’in yönetim kurulu başkanı ...’nu da etiketledi. CEO, tüketiciyi sert ifadelerle hedef alırken avukatlarıyla da tehdit etti. CEO, tüketiciye, “Karşında biz ve dev MİGROS var” cevabını verdi. CEO paylaşımını silmeden önce şu ifadeleri kullandı: “Bu ürünler hayatta küflenmez biliyor musun? Hadi doğru diyelim. Sen bence acil şekilde evindeki nem oranına falan baya bir bakmalısın. Bir de Linkedin’de paylaşacak hiç başka içeriğinin olmaması ne acı. Haklısın pirim yapmak için bize baya ihtiyacı var herkesin. Baksana aşağıya ‘çöp’ falan yazanlara. Bizim avukatların marka Karalama, Marka değeri düşürme vs' den neler isteyeceğinden herkes habersiz. Ayrıca! Bize böyle bir durum olsa söyler telafisini istersin! Karşında senin dev MİGROS ve biz varız. Herkes ürünün öyle arkasındaki! Haydi size kolay gelsin. Avukatlarımız iletişime geçecektir sizinle ama ben kendi işimi kendim çözmeyi severim.” GÜCÜN VERDİĞİ ŞIMARIKLIK ve YOZLAŞMA
"Varoluş nedir?" üzerine kendimden karalama...
Varoluş, anlamlandırma gayretine girdiğimiz bir boşluktur. Hiçlik diyemem, bu varoluşumun piçliği olurdu. Hayattayım, üstelik varım ve varlığımı anlamlara borçluyum Varlığım olmuş olmamdan gelmiyor, olma gayretimden geliyor. Olduğumu düşündüğüm an, bir sinek olup lambaya konarım. Üstelik varoluşumun fanatiği değilim, bir gün bu maske düşecek ve oyundan çıkacağım. Eğer şanslıysam ve eğer gayretim onurluysa, sahneden indikten sonra bile varlığım benden sonra rolüne devam edecek. Tıpkı Shakespeare'in dediği gibi; "All the world’s a stage, And all the men and women merely players; They have their exits and their entrances;"
Hayatta biriktirdiğim …
Dilden çıkanlar konuşulanlar neden önemli? Kelimelerin hayat bulma durumu var.. Kelimenin hay olma durumu değiştik.. Kelime ağızdan çıkınca bir ok gibidir yerini bulmadan sonu olmaz.. Bundan dolayıdır ki ya sus ya doğruyu söyle… Ve en güzel Doğru Dua dır En çirkin söz ise Bedduadır yerini bulmayanlar geri döner dedik… Duanın dönmesi ve Bedduanın
Reklam
Rakı arası karalama
Farkındalıktan yoksun kişi, çoğunluğun davranış modellerini kopyalar (konformizm), eksik bilgi ve özgüven eksikliği ile kolayca yönetilir ve hatta kişi bu yönetimi bizzat arzular (totalitarizm). Sonuç; benliğin uyumcu psikoloji içinde eriyişi, şekilciliğin yükselişi, -bir akım olarak- önlenemez kapitalizm ve parçalanmış bir toplum bilinci olur.
En yakın yabancı
Şehre onurlu bir sadakatın varlığını batırarak Üstümü çarptırıp karışık hesaplara Göğsümde kahramanca bir gürültü Kabaran bir kımıltı yükseltiyor Nabzımdan arta kalan çiçek tortuları için Herkesin içinde kaba ,kaypak ihanetleri Bir kenara ittirip Temize çıkmak için Feraget edilmiş bir hayattan En yakın yabancıyı bulmak için En yakın
Karalama defterim
Bugün beni çok şaşırtan ve sinirlendiren bir olay oldu. Tasarımı çok güzel bir düğün davetiyesi gelmiş. Heyecanla açtım, acaba kim evleniyor diye. Çok güzel dini bir söz yazılmış. Ey Yâr…! Duâ Gibisin Gönlümde. Bilirim, “Besmelesiz” Seversem Eğer Seni, Kabul Olmazsın. O Zaman Şahit Ol Dediğime; Seni İki Cihânda da Sevmeye “Bismillahirrahmanirrahim” Altına damadın adı, lakin kadının adı yerine "zevcesi hanımınefendi" denilmiş. Hemen sonra anne babalarının adlarına baktım. Anne adları da yok. Sanırım düğün sahipleri sadece erkekler. Burada amaç nedir? Kadına değer vermek mi, değersizleştirmek mi? Kadınların sesini kısmaya kalkıştınız, şimdi sıra kadının adını kaldırmaya mı geldi? Burada da bu kafa yapısında olan çok şahıs var, kötü bir fikir vermiş oldum ellerine, ama bu saçmalığı paylaşmak istedim.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.