Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Paraşütçü
Manzara harikaydı, tüm ekipmanımla uçurumun kenarında atlamak için nefesimi sakinleştirmeye çalışıyordum. Cebimdeki bitter çikolatanın yarısını iki ısırıkta ağzıma attım ve kalanını cebime geri koydum. Çikolata tadında 3'ten geriye doğru saydım ve kendimi aşağıya bıraktım. Sanki ruhum bedenimden ayrılmışçasına boşluğa doğru düşüyordum. Biraz
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
Reklam
Karanlık çökmeden yıldızlar görünmez. Bir şeyin hakikati yıkılırken ortaya çıkar. Düşerken, yıkılırken, kaybederken ne istek aslında o'yuz.
Kemal Sayar
Kemal Sayar
Karanlık çökmeden, yıldızlar görünmez. Bir şeyin hakikati, yıkılırken ortaya çıkar. Düşerken, yıkılırken, kaybederken ne isek; aslında oyuz.
Karanlık çökmeden, yıldızlar görünmez. Bir şeyin hakikati, yıkılırken ortaya çıkar. Düşerken, yıkılırken, kaybederken ne isek; aslında oyuz. İnsan düş kırıklığından da öğrenir. Kayıp ve ayrılıklar bize o kadar da dünyanın merkezinde olmadığımızı, kendimizde vehmettiğimiz yeteneklerin sınırlı olduğunu gösterir. • Kemal SAYAR, Bir Kalbi Kırılmaktan Koruyabilsem
Fatih’te Eski Bir Güneş
Asuman, Fatih’te eski bir güneş batıyor Afakta martılar Şems’i efendiyi gitmeden dansa kaldırmışlar Martıları görmelisin Şems’i efendi ile beraberlerken nasıl da mutlular Fatih’te eski bir güneş batıyor Uykusuzun biri var Gündüzleri seni seyredip geceleri seni düşünüyor Yorganı geceleri düşüncelerini örtmeyecek kadar kısa Ayakları mapus olmuş gündüzleri senin geçtiğin adımlara Fatih’te eski bir güneş batıyor Sultanahmet, Ayasofya, Süleymaniye, Fatih Şems’i efendiden payına düşeni almaya çalışıyor. Karanlık çökmeden minareler canhıraşça sanatın kavgasını veriyor Fuâd bu kavgada beliriyor Kadıköy iskelesinde Fatih’te eskimeyen eski bir güneş batıyor Duacının biri var Seni gözetlerken iman ediyor İstemek kudretini gösteriyor insana Almak gurura meşakkati yaşatırken İstemek delilerin payına düşer Delinin biri var Sana mapus olmuş özgürlüğünü senden almak istiyor Fatih’te eski bir güneş şehre veda ediyor Vedaların da güzel olduğunu öğretiyor
Reklam
Yıldızlar karanlık çökmeden parlamazlar.
Daha ilk karanlık çökmeden sığınıp, saklandı. Diyor ki, yanıtı olmayan sorularda kaldın Uzun, upuzun bir yolda yürüyen birinin Dönüp de ardına baktığı o yerdesin şimdi Diyor ki, geri dön ve ara o yıllarda ayak izlerini... Çünkü bir ağaç köklerinin dolandığınca ağaçtır Kıyısız bir deniz görmedim, düşüncelerin dışında Bir anıdan yola çık istersen, bir sözden,bir gülüşten Çünkü bir insan sorularıyla insandır ve onlara bulduğu yanıtlarıyla.
Burada Gömülüdür 1. Cilt
Burada Gömülüdür 1. Cilt
Ahmet Erhan
Ahmet Erhan
Bir âşık tanıyorum; Her güne bin bir umutla başlayan. Daha bitmeden gün, daha çökmeden karanlık, Can çekişen bir âşık tanıyorum. Bir tebessümün hayali ile bir sonraki buluşma anını bekleyen, Daha gülmeden gözyaşlarına boğulan, Bir sevdalı yürek biliyorum. Yüreğinde kocaman bir aşkı, tertemiz duygularla büyütüp En güzel hayallerle sevdiceğine hazırlayan Bir adam bilirim, adam gibi bir adam. Dokunmadan seven, kalbine akmayı bilen, Sevmenin en saf hâlini yaşayan, hayata tutunmaya çalışan, Ve bir gün kavuşma anını bekleyen, Bir adam bilirim en asilinden...
Ömer Faruk Yıldız
Ömer Faruk Yıldız
En karanlık an şafak çökmeden önceki andır.
94 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.