Kibirle gurur, çok zaman aynı anlamda kullanılmalarına karşın aslında ayrı ayrı şeylerdir. Bir insan kibirli olmadan da gururlu olabilir. Gurur daha çok bizim kendi kendimizi değerlendirmemizle ilgilidir, kibirse başkalarına kendimizi ne şekilde satmak istediğimizle.
İnsan gerçekte asıldığında ölür ve her şey biter. Fakat eğer asılmanın bütün hazırlıklarını izlemek zorunda bırakılır ve affedildiğini ancak ilmek yüzünün önünde sallandığında öğrenirse, bunun acısına ömür boyu katlanır.
Babamın bir arkadaşım ( onu tanımıyor bile) hakkında böyle konuşmasının tek nedeni benim arkadaşım olması. Beni çocukça sevgiden ve minnettarlıktan yoksun olmakla suçlayan bir tutum sergilediğinde ona karşı daima bunu ileri süreyim.
Sen," Rüzgar doğuya doğru esti," dediğin vakit, ben de " Tabii, doğuya doğru esti," derim çünkü istemem benim aklımın rüzgarda değil de denizde olduğunu bilmeni.