“Her şeyin ilacı daima tuzlu sudur: Ter, gözyaşı yahut deniz.”
— Karen Blixen
Her şeyin ilacı daima tuzlu sudur: Ter, gözyaşı yahut deniz.
Karen Blixen
Her şeyin ilacı daima tuzlu sudur: Ter, gözyaşı yahut deniz.
Karen Blixen
Her şeyin ilacı daima tuzlu sudur: Ter, gözyaşı yahut deniz.
Karen Blixen
"Her şeyin ilacı daima tuzlu sudur:
Ter, gözyaşı yahut deniz..."
🥀 Karen Blixen
“Her şeyin ilacı daima tuzlu sudur: Ter, gözyaşı yahut deniz.”
— Karen Blixen
Canlılık, hayata katılmaktır, onunla ve onu oluşturan her şeyle bir alışverişe girmektir. Bizi de içine alabilen bir hayat daha zengindir ;tıpkı hayatı içimize aldığımızda bizim zenginleştiğimiz gibi. "Her türlü keder," diyor Karen Blixen, "bir hikâyeye dönüştürüldğünde veya bir hikâye anlatabildiğinde, tahammül edilebilir hale gelir."
Sayfa 95Kitabı okudu
Yazar Karen Blixen "Bir öyküye yerleştirmek veya öyküsünü anlatmak bütün üzüntüleri katlanılabilir kılar," der. Peki kişi üzüntüsünün öyküsünü anlatamıyorsa? Aksine öyküsü onu anlatıyorsa?
Sayfa 22Kitabı okudu
" Bütün dünya aşıkları sever. "
Sayfa 22 - Türkiye iş BankasıKitabı okudu
Yazar Karen Blixen, "Bir öyküye yerleştirmek veya öyküsünü anlatmak bütün üzüntüleri katlanılabilir kılar," der. Peki kişi üzüntüsünün öyküsünü anlatamıyorsa? Aksine öyküsü onu anlatıyorsa?
Sayfa 22 - YKY
Karen Blixen
"Geceleri uykularında düş gören insanlar, gündüzleri yaşayamadıkları özel bir mutluluk yaşarlar. Dile çalınan bal gibi, dingin bir coşku ve kalp huzurudur bu. Ayrıca şunu da bilirler bu insanlar: Rüyaları tam bir cennete çeviren asıl özellikleri, sınırsız özgürlük ortamlarıdır. Kendi iradesini dünyaya dayatan bir diktatörün özgürlüğü değil; herhangi bir iradesi olmayan, irade zincirlerinden boşanmış bir sanatçının özgürlüğüdür rüyalarda ki. Rüyaların rüyayı gören kişiye tattırdığı asıl zevk, rüyada görülen şeyler değil, orada olup biten her şeyin kendisinin hiçbir dahli olmadan ve tamamen denetimi dışında cereyan etmesidir."
Sır denilen şeyde garip bir yan vardır; gizlilik kokusu yayar. Sırrın gerçekte ne olduğunu hiçbir zaman kestiremeyebilirsiniz, hatta size anlatıldığında son derece kuşkuyla karşılar ve inanmazsınız, ama gene de ortada bir sır olduğundan çok emin hissedersiniz kendinizi.
Sayfa 59
...evrenin düzeni, yüce, zarif ve amansızdır. Onun içindeki hiçbir şey önemsiz değildir, fakat satranç tahtasındaki ilk hamleniz sonuçta mat edilmenize sebep olabilir.
Sayfa 44
...zihnimin parmakları onun her yerini nasıl kararlılıkla okşuyor, varlığının en iç telleri üzerinde nasıl ısrarla geziniyor, onlardan en derinlerinde yatan sedaları ve titreşimleri derlemek üzere o telleri nasıl akortluyor bilseniz.
Sayfa 41