Ankara okuma grubunun kasım ayındaki toplantısından biraz önce döndüm.Esasen birkaç saat kalıp kaçmayı düşünüyordum çünkü bu hafta kritik bir haftaya giriyorum (vize haftama). Lakin ortamın havası -gerçekte soğuk olmasına rağmen mecazda sıcak olunca- kolay kolay kopamadım. Bu ay için belirlediğimiz kitapları -Fareler ve İnsanlar,John Steinbeck ve Ray Bradbury'nin Fahrenheit 451'ini- uzun uzadıya konuştuk, tartıştık, sorularımızı cevapladık. Okurken göremediğimiz detayları diğer arkadaşların anlatımlarında fark ettik. Ve hemen ardından yanımızda getirdiğimiz kitapları birbirimize ödünç verdik. (Ben yanımda getirmemiştim ama bir sonrakine birkaç tane getirebilirim unutmazsam.) Ve ardından birkaç saatlik sohbetimiz bal tadında sürdü de sürdü. Kısacası çok keyifli, (yok bu olmadı, ''Çok çok keyifli, tatlı, güzel, hoş, nacizane bir toplantı'' gerçekleştirdik.)
Ankara grubunun Kasım ayındaki toplantısına katılan herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum. (Tek tek isim de yazardım da şimdi hitapta kusur etmeyelim.) İçinde bulunduğum bulantılı zamanlarımda ve kapımı çalmak üzere olan ara sınavlarım öncesinde moralimin çokça yükseldiğini söyleyebilirim. Bugünüme keyif kattığınız için sağ olun, var olun efendim.
Dip Not: Haberi bekleyemedim. :)
Dip Not 2: Bu iletiyi on beş dakikadır yazıp silerek tereddütte kaldım ama yazmasam içimde kalarak yazık olacaktı duyguma.