Demokrasinin Cinsiyeti
Katılımcı demokrasi olarak tanımla
nan düşünce okulu,demokrasi devlet
te önemliyse,başka yerlerde de aynı ölçüde önemlidir savını savunurken,
kamusal alan ile özel alan arasındaki karşı çıkar.İşyeri demokrasisinin öne
minin vurgulanmasıdır.İnsanlar yaşamlarını ilgilendiren kararlara katılmak ister.Fabrikayı ya da büroyu
özel,politik olmayan meseleler olarak
konu dışı diye bir kenarda bırakmak
yerine,demokrasiyi iş temelindeki katılım olarak düşünmeliyiz.
Sayfa 30 - MetisKitabı okudu
Demokrasinin Cinsiyeti
Hem Batı’da hemde Doğu’da,sosya
listler parlementer demokrasi kurum
larıyla barış yapmaya başladılar ve ra
dikişlerin temsili demokrasiyi bir ke
nara bırakırken duydukları güven yok oldu.Bu,Batıdaki bireysel hak ve öz
günlük ihlalleri konusunda duyulan
endişeyle ve sabık katılımcı demokra
si uygulayıcılarının geçici yorgunlu
ğuyla birleşti;birleşim karşı konulmaz
oldu.1989’un dramik olayları,asgari düzeyde tanımlanan bir demokrasi
olsada,demokrasiyi dillerden düşmeyen sözcük haline getirdi.Bir zamanlar batılı radikallerin burun kı
vurdukları haklar ve özgürlükler şimdi önem kazandı.(görece) özgür,basın hakkı;farklı partiler arasında seçim yapma hakkı;bir hükümeti seçim dö
nemlerinde görevden alma hakkı,
insanlar bu hakların bir çok kişi tara
fondan gelişe güzel kullanılmış olduğunu ya da çoğunluk oy hakkına sahip olduktan çok sonra bile azınlık
ların kendi çıkarlarını ne kadar rahat koruyabileceklerini hafızadan sildiler.
Bu haklar ve özgürlükler yeniden uğruna ölünmeye değer görünüyordu.
Sayfa 26 - MetisKitabı okudu
Burjuvazi, liberal parlamenter demokrasiyi birçok olası siyasal biçim arasında sadece bir seçenek olarak gören mülkiyet sahibi bir sınıftır.
İşçi sınıfı ise sıradan insanların oluşturduğu kitlesel bir sınıftır ve dolayısıyla, hükümet ederken, katılımcı demokrasiden başka bir alternatife sahip değildir.Kolektif olarak kendisi için hareket eden işçi sınıfı aynı zamanda da kolektif olarak kendisi için karar vermelidir. Hiçbir hükümet, parti ya da bürokrasi, kendini işçi demokrasisinin yerine koyamaz; canlı bir aşağıdan demokrasi temeline dayanmayan hiçbir sosyalist sistem var olamaz.
Stalinizm, Rus Thermidor’u değildi: Apayrı bir karşı-devrim biçimiydi.
Sayfa 142Kitabı okudu
Demokrasinin Cinsiyeti
Feminizmle daha ileri bir temas noktasında,katılımcı demokrasi tarafları,politikanın neye dair olduğunu yeniden tanımlayarak,
çoğunlukla geneneksel gündemin ötesine geçtiler.Demokrasi artık
hükümeti denetlemenin bir meka
nizması olarak değil, gündelik yaşam
daki halk denetimi olarak düşünüyor
du.İş yeri demokrasisi(sermaye sınıfı
tekrar ortaya çıktı.
Sayfa 25 - MetisKitabı okudu
Demokrasi, hayatımıza nüfuz etmişti. Barışçı, özgürlükçü ve çoğulcuyduk. Tüketim çılgınlığına kapılmamıştık. Katılımcı, şeffaf, eşitliyçiydik. Düşmansız bir hayat inşa etmiştik. Savaşın en büyük suç olduğunun bilinciydeydik. Toleranslıydık. Çocuklarımız okullarda mutluydu. Ayrımcılığa mahal vermiyorduk. Hukuk sistemimiz adalet dağıtıyordu. Vergi düzeni rasyoneldi. Ilişkilerimiz ahlaki bakımdan pürüzsüzdü. Erdemli ve mutluyduk... Korona ağzımızın tadını kaçırdı... diyebilir miyiz? Bence diyemeyiz.
Demokrasinin Cinsiyeti
Feminizm ile demokrasi arasındaki ilişkiyi ele alan bir avuç erkeğin enerjilerini genellikle bu noktaya yoğunlaştırmış olmalarının,yukarıdaki
görüşle katılımcı demokrasiden yana daha eski savlar arasındaki yakın benzerliği olduğundandır.
Sayfa 122Kitabı okudu