Birçok sebeplerden ötürü, kanaatimce objektiflik asası dahilinde kalmak için, «Türkistan» terimini muhafaza ettim. Bu terimden, hepsi Orta Asya'da bulunan, fakat hiç bir surette tek başına Orta Asya sayılmayan, bugünkü Sovyetler Birliği'ndeki Kazakistan, Kırğızistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Özbekistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri denilen bölgeler ile Çin Halk Cumhuriyeti'ndeki Sinkiang - Uygur Muhtar Vilâyeti anlaşılmaktadır. Rusya ve Çin'in resmî makamları, Türkistan adının kullanılmasını yasak ettiler. Çünkü, bu meselede, onların siyasi menfaatleri vardır. Son zamanlarda Avrupa ve Birleşik Amerika Devletleri'ndeki literatürde de, «Türkistan» terimi yerine Sovyet literatüründen alınan «Orta Asya ve Kazakistan», «Doğu Türkistan» yerine Çinlilerden geçen «Sinkiang» kavramının kullanıldığı göze çarpmaktadır. Wilhelm Barthold'un bildirdiğine göre, İngiliz âlimleri XIX. yüzyılda, «Türkistan» terimini Avrupa literatürüne getirmişlerdi. Bunun için Türkistan yerine Turkestan yazılmaktaydı. Bugünlerde ise bazı İngiliz âlimleri bu gelenekten vazgeçme yolundadır.
Sürgünde Büyüyen Lider Musa oğlu Cevher Dudayev, 23 Şubat 1944 sürgününde henüz bebekti. Kırım, Nogay, Ahıska, Karaçay ve Balkar Türkleriyle birlikte Çeçen ve İnguşlar da vatanlarından bir gecede sürgün edilmişlerdi. Sürgün edilenlerin bir kısmı Sibirya, büyük bölümü ise Türkistan'ın çeşitli bölgelerine dağıtılmıştı. Cevher Dudayev ve
Reklam
Çarlar devrinde olduğu gibi, Lenin'de Türk birliğinden korkmaya başlamıştı. Bunun için de Türkistan adını yasaklamakla birlikte, Türkistan Türklüğünü Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan diye parçalara ayırdı ve bunların herbirinin ayrı cumhuriyetini kurmasını emretti. Türkistan artık Orta Asya olarak harita ve tarih kitaplarına
1989 yılında eşimle birlikte Özbekistan'a yaptığımız bir seyahat esnasında elimize Özbekçe "Binbir Hadis" kitabı geçti. O zamana kadar hiçbir dînî kitab görmemiştik. Kazakistan'da böyle dinden, Peygamber Efendimiz'den bahseden bir eserle hiç karşılaşmamıştık. Merak ettik. Hemen okumaya başladık. Ben kitabı elimden bırakınca eşim alıyor, o bırakınca ben alıyordum. Adeta okuma yarışına girmiştik. Sabaha kadar durmadan okuduk. Çok etkilenmiştik. Kitap bitirince birbirimize döndük ve: "-Hayat bu kitaptaymış ve bizim hiç haberimiz yokmuş!" dedik ve bu kitabı Kazakça'ya tercüme etmeye karar verdik. Eşim, ilk önce iki yüz kırk hadis çevirdi. Ben de izne çıktığımda kalan hadîs-i şerîfleri çevirdim. Adeta Peygamber Efendimizin hadîs-i şerîfleriyle hidâyet bulmuştuk. O zamana kadar İslâm hakkında hiçbir bilgisi olmayan herkes, bu kitaptan çok etkilendi. Hadîs-i şerîflerin hepsine insanların ne kadar ihtiyacı olduğunu o zaman fark ettik. İnsanların, dine olan açlığını gördük.
90 LAR TC-İRAN İLİŞKİLERİ/KAFKASLAR
Dağlık Karabağ konusunda lran'ın Ermenistan ve Rusya'yla saf tutması Türkiye'yle bazı sürtüşmelere sebep olmuştu ama bunlar çok tehlikeli boyutlara ulaşmamıştı. İran Orta Asya'daki yeni cumhuriyetlerde İslam devrimi d avasını sürdürmekten vazgeçmişti ve m evcut devletlerle ilişkilerini sürdürerek ekonomik çıkar sağlamayı tercih ediyordu. Devletler arasında da görüş ayrılıkları bulunuyordu. İran , Tacikistan'a çok önem veriyor, ama Türkiye değerli bulmuyordu. Bununla birlikte Kırgızistan her iki ülke için de önemliydi. Bu şekilde bu iki devlet olası çarpışma alanından çıkmış oluyorlardı. Benzer şekilde Kazakistan coğrafi ve siyasi bakımlardan Rusya'ya, Türkiye veya lran'a olduğundan çok daha yakındı. Türkiye'yle lran'ın Türkmenistan konusunda, genellikle işbirliği içinde bir ilişkileri vardı. Bunun dışında Türkiye'yle İran çıkarlarının çeliştiği tek devlet Özbekistan oluyordu. Ama Türkiye'yle zaman zaman yaşadığı tartışmalara rağmen İslam Kerimov lran karşısında Türkiye'nin tarafını tutuyor ve han bu durumu kabullenmeye hazır görünüyordu. Bunun dışında her iki ülke de, Orta Asyalı ya da Kafkas devletlerinin birer Rus uydusu haline gelmesini istemiyorlardı. John Calabrese, "lran'la Türkiye'nin Orta Asya ve Kafkaslardaki olasılıkları Moskova'yla geçici görüş birliği n e varılmasına dayanıyordu" sonucuna varmıştır.
Sayfa 335 - MOZAİK YAYINLARI
777 öğeden 761 ile 770 arasındakiler gösteriliyor.