Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dawson şaşkın bir hålde kaşlarını kaldırdı. "Ne zaman uyandın?" dedi. "Şimdi," dedi Ada. "Neden sordun?" "Benden ayrılmamışsın. Yatağın diğer ucuna kaçmamışsın," dedi Dawson. Ada sadece kaçmamakla kalmamış, aynı zamanda bacaklarını da Dawson'a sarmıştı. Omuz silkerek onun üstüne çıktı. "Diğer tarafta kedi vardı. Onu ezmek istemedim sanırım. Bilmiyorum," dedi. "Kedi kalıyor," dedi Dawson hemen. "Hayır, kalmıyor. Ona bayıldım ama bir kediye bakabilecek zamanımız yok." "Kalıyor," dedi Dawson kaşlarını çatarak. "İnatçı, huysuz ihtiyarın tekisin. Yaşlandıkça daha da çekilmez oluyorsun." Dawson gülümseyip Ada'nın ellerine uzandı. Kediyi bırakmasına izin vermeyecekti. Hayatının kalanı boyunca bu şekilde uyumak ve uyanmak istiyordu. Bunun için ödemesi gereken bedel, bir kediyle aynı yeri paylaşmaksa içgüdülerine karşı gelebilirdi.
Nazlı müddet-i hayatı olan on iki sene zarfında dünyaya otuz altı yavru getirdi. Bu otuz altıdan bir tanesi yalnız anaya benzedi. Onun gibi tüylü ve güzel oldu. Diğerleri bayağı kedilerdi. Her seneki işimiz bu yavruları toraman bir çağa getirdikten sonra eşten dosttan münasip birer kapı bularak birer birer yerleştirmek olurdu.
Reklam
Kedi Toraman
"Ne aptal şey, şu insan denilen yaratık!"
Sayfa 18 - Çınar Yayınları