Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

A Portrait of the Artist As a Young Man

James Joyce

A Portrait of the Artist As a Young Man Sözleri ve Alıntıları

A Portrait of the Artist As a Young Man sözleri ve alıntılarını, A Portrait of the Artist As a Young Man kitap alıntılarını, A Portrait of the Artist As a Young Man en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Özgür. Ruh özgür ve düşünce özgür. Ölüler ölüleri gömsün. Evet. Ve ölüler ölülerle evlensin.
Sayfa 315Kitabı okudu
Reklam
- Peki ya sen kimdir diyorsun en büyük şair? diye sordu Boland, yanındakini dürterek. -Byron, elbette, dedi Stephen.
Sayfa 129
Evrenden sonra ne geliyordu? Hiçbir şey. Ama evrenin çevresini saran bir şey var mıydı onun bitip hiç yerinin nereden başladığını gösterecek? Duvar olamazdı; ama orada her şeyin çevresini saran incecik bir çizgi olabilirdi. Her şeyi, her şeyi düşünmek çok büyük oluyordu.
"Yabanıl bir melek belirdi önünde; ölümlü gençlik ve güzelliğin meleği, hayatın şen saraylarından bir haberci, bütün yanılgı ve zafer yollarının kapılarını ona açmak için. İleri ve ileri ve ileri ve ileri!"
Sayfa 160Kitabı okudu
"Yorgunluktan mı soldun Göklere tırmanıp yeryüzüne bakmaktan, Kimsesiz gezinerek?..."
Reklam
Evrenden sonra ne geliyor­du? Hiçbir şey. Ama evrenin çevresini saran bir şey var mıydı onun bitip hiç yerinin nereden başladığını gösterecek? Duvar olamazdı; Ama orada her şeyin çevresini saran incecik bir çiz­gi olabilirdi. Her şeyi, her yeri düşünmek çok büyük oluyordu. Yalnız Tanrı yapabilirdi bunu. Ne kocaman bir düşünce olduğunu düşünmeye çalıştı; ama o yalnız Tanrı’yı düşünebiliyordu. Onun adı nasıl Stephen'sa Tanrı'nın adı da Tanrı'ydı.
Sayfa 13
No­el tatiline daha çok vardı. Ama günün birinde gelecekti çünkü dünya hep dönüyordu.
Sayfa 12
Ölüm soğukluğunun dış organlarına dokunuşunu ve yüreğine doğru sürünerek ilerleyişini duydu, gözlerinin üstüne ölüm perdesinin inişini, beynindeki parlak merkezlerin birer birer fenerler gibi sönüşünü, son ter damlalarının derisinden dışarı sızışını, ölen organların güçsüzlüğünü, dilin tutuluşu, dolaşışı, cansız kalışını, yüreğin yavaşlayan, daha da yavaşlayan atışını, neredeyse bütün bütün durarak, soluğu, zavallı soluğu, zavallı insan ruhu, hıçkırıp iç çekerek, gırtlakta hırıldayıp takırdayarak. Çaresiz! Çaresiz! O -o ve kendisi- boyun eğdiği bedeni ölüyordu. Mezara, bedeniyle. Bir tahta sandığa koyup çivileyin, cesedi. Kiralanmış adamların omzunda taşıyın evden dışarı. Insanların gözü önünden fırlatın onu toprakta bir uzun çukurun içine, mezara, çürüsün diye, sürünen kurtlar yığınını beslesin, seğirten şiş göbekli sıçanlar onu yesin bitirsin diye.
Yapayalnızdı. Kimseyi umursamıyordu ,mutluydu ve hayatın özgür yüreğine yakındı.
Sayfa 190
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.