Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

A Theologico-Political Treatise

Baruch Spinoza

A Theologico-Political Treatise Sözleri ve Alıntıları

A Theologico-Political Treatise sözleri ve alıntılarını, A Theologico-Political Treatise kitap alıntılarını, A Theologico-Political Treatise en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsanlar ortak hukuklara sahip olduklarında ve sanki tek bir düşünceyle yönetiliyormuş gibi olduklarında, her insanın güç bakımından, kendisinden daha güçlü olan birleşmiş öbür insanlar karşısında daha az hukuka sahip olduğu kesindir, yani gerçekte her insan, doğa üzerinde ancak ortak yasanın kendisine verdiği kadar hukuka sahiptir. Öte yandan, her insan ortak yasanın kendisinden istediği her şeyi yerine getirmek zorundadır ya da öbür insanların onu buna zorlamaya hakları vardır.
Bir sitede, uyruklar, şiddetin etkisinde oldukları için ayaklanamıyorlarsa, o sitede barışın var olduğunu değil, savaşın varolmadığını söylemek gerekir. Gerçekte barış, yalnızca savaşın olmaması değildir, o, kökeni ruh gücünde bulunan bir erdemdir, çünkü uyarlılık, sitenin ortak yasasına göre yapılması gereken şeyi yapmak konusunda sürekli bir istemdir. Bir sitede barış, sürü gibi yönetilen ve köleliğe alıştırılan insanların hantallığından geliyorsa, o siteye siteden çok yalnızlık şehri demek gerekir.
Reklam
İnsanlar ortak hakka sahip olduklarında ve hepsi sanki tek bir düşünceye göre hareket ettiklerinde kesindir ki her biri, biraraya gelmiş olmakla güç bakımindan kendisine üstün gelen tüm diğerlerinden daha az hakka sahiptir ;yani her biri aslında doğa üzerinde, ortak yasanın kendisine bahşettiği kadarıyla hakka sahiptir. Öte yandan, ortak bir iradeyle kendisine buyurulan her şeyi yapmak zorundadır ve onu bunu yapmaya zorlama hakkı bulunur.
Gerçekte, insanlar yurttaş olarak doğmazlar, ama yurttaş haline gelirler.
Sayfa 37
Özgürlük gerçekte bir erdemdir, yani yetkinliktir.
Sayfa 10
"...her kişi başkasının gücüne boyun eğdiği sürece ona bağımlıdır, ve her türlü şiddete karşı koyabildiği ölçüde, kendisine verilen zararı iyi değerlendirebildiği gibi gidermeyi de bildiği ve genel olarak, kendi yaradılışına uygun bir biçimde yaşadığı ölçüde kendine bağlıdır."
Sayfa 12
Reklam
Biz bu hava bozukluklarını ne kadar istemesek de, bunlar, belirli nedenlere dayanan zorunlu şeylerdir.
Siyasetçiler, insanları en iyi biçimde yönetmekle değil, daha çok onları oyuna getirmekle uğraşan kişiler olarak bilinirler.
Gerçekte, insanları oldukları gibi görmezler de olmasını istedikleri gibi görürler.
Kendi imparatorluğumun tanrısıyım o halde ve kralı
insanların çoğuna göre vurdumduymaz kişiler, doğanın düzenine uymaktan çok doğanın düzenini bozmaktadırlar, ve insanların çoğuna göre, insanlar doğada imparatorluk içinde imparatorlukturlar
525 öğeden 341 ile 350 arasındakiler gösteriliyor.