Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

A'mâk-ı Hayal

Filibeli Ahmed Hilmi

En Eski A'mâk-ı Hayal Sözleri ve Alıntıları

En Eski A'mâk-ı Hayal sözleri ve alıntılarını, en eski A'mâk-ı Hayal kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
- Oğlum! İlmin ve hikmetin kiymetini öğrenmek için yaya gideceksin. Bir şey pahali alinmazsa kiymeti anlasilmaz, dedi.
O sırada saatler, seneler, yüzyıllar bir an idi. Bir anda milyonla yüzyıllar geçti... Yine bir an... Yorulmuş gibi oldum. Sanki gözümü kapadim. Bir an bir şey görmedim. Sanki gözümü açtığım vakit milyonlarca mesafeyi kaplamış, lakin avucuma sığacak kadar küçücük bir âlem görüyordum.
Reklam
Leyla'si ilâhi kudretin yeni bir cilvesi ile 'Mevlâ' olan kimseye, hiç Mecnûn denilir mi?'
Sayfa 129Kitabı okudu
Bu kitabı, «hakikat» düşüncesi ile dolu olan vicdanlar, «âkıbet»le ilgili bahisleri seven insanlar zevkle okuyabilirler.
Sayfa 5 - Oku Yayınları 1971 BaskısıKitabı okudu
Bu kabristan, yalnız bir çok hâtıra ve cesedlerin gömüldüğü yer değil, bir çok değerli eserlerin de hazinesi idi. Pencerelerden görüldüğüne göre orada, mezar taşlarında eski hattâtlarımızın eşsiz kalemlerinden çıkmış nice yazılar vardı. Bu yazılar şiir ve edebiyat açısından dahi önem taşıdıklarına hükmedilebilirdi.
Sayfa 7 - Oku Yayınları 1971 BaskısıKitabı okudu
Dinine bağlı ve pek iyi bir annenin eksiksiz titizliği ile geçen çocukluğum, ben de sökülmez bir din duygusu ve yıkılmaz bir ahlak anlayışı bırakmıştı.
Sayfa 8 - Oku Yayınları 1971 BaskısıKitabı okudu
Reklam
Pek çok gençlerimiz gibi, mektepten çıkar çıkmaz kitapları unutulma köşesine atacak yerde, ma'lumâtı genişletmeye mektepten sonra başladım. Az çok bir fikir sahibi olmadığım hemen hiç bir şey kalmadı. Bilhassa, emsâlim gibi dini ilimlerden yüz çevirmeyerek hem zâhir ve hem de bâtın kısımlarından nasibimi aldım. İşte bu ma'lumât yığınının altında bir gün vicdanımı incelediğim vakit, son derece hayretle, garip bir karışım kesildiğimi farkettim. Ben küfür ile imandan, ikrår ile inkârdan, tasdik ile şüpheden mürekkep bir şey olmuştum. Kalb ile inkâr ettiğimi akıl ile tasdik eder, akıl ile reddettiğimi kalb ile kabul ederdim. Velhasıl, şüphe denilen ejderha vücudumu sarmıştı. Bir fikri, ne kadar sağlam esaslarla sağlamlaştırsam, şüphe ejderhası bir sarsışta yıkıyordu. Bari kat'i inkârla, hiç olmazsa, bir noktada kalabilir miydim? Ne gezer! İnkâr başka şey, şüphe yine başka !
Sayfa 8 - Oku Yayınları 1971 BaskısıKitabı okudu
Galiba insandan kaçan bir kimse olmuştum.
Sayfa 9 - Oku Yayınları 1971 BaskısıKitabı okudu
Bir kısmı ise Ramazan kandillerini gördüğü vakit müslüman olduğunu hatırlayan müslümanlardandı. Kandiller yandı mı, ellerine tesbihlerini alırlar, dinlememek ve hiç bir şey anlamamak şartiyle Kur'ân ve va'z dinlerler ve ikindi vakti kalkmak şartiyle oruç bile tutarlardı. Oruç tuttuğu halde namaz kılmaya lūzum görmeyenleri de vardı. Uzun bir namaz olan Terâvihe hiç biri yanaşmazdı. Ramazan bitti mi, bunların dini duyguları da elveda eder, giderdi. Mevsim elbisesi giyme kabilinden olan bu çeşit dindarlığa ben her sene hayret ederdim.
Sayfa 10 - Oku Yayınları 1971 BaskısıKitabı okudu
Tabiatın görülmeye değer manzaraları arkadaşlarıma gürültülü bir neş'e vermişken ben bilakis büyük bir hüzüne kapılmıştım. Sebât ve devamlılık olmadıktan sonra bu güzel manzaralar ne işe yarar!
Sayfa 11 - Oku Yayınları 1971 BaskısıKitabı okudu
Reklam
Yeryuvarlağı dediğimiz bu geçici durağı, hüzüne kapılmayarak seyretmek acaba mümkün mü? Nereden geldik? Nereye gidiyoruz? Tertemiz bir inancın pek güzel cevap verdiği bu suale akıl ve fen cevap vermiyordu.
Sayfa 11 - Oku Yayınları 1971 BaskısıKitabı okudu
İnsanın gözünü okşayan çimenlerdeki yeşillikler, ancak ışığın oynaşması... mini mini kuşların civiltısı, hava titreşimi... âlemleri kaplayan bu nur, esir denilen maddenin dalgalanması... Velhasıl hepsi bir zarurete, bir emre, bir kanuna esir.
Sayfa 11 - Oku Yayınları 1971 BaskısıKitabı okudu
Gotama Sakya Muni: Budizm'in kurucusudur. M.Ö. altıncı yüzyılda yaşadığı tahmin edilmektedir. Esas adı Gotama'dır. Fakat «nura kavuşan», «bilen», «kurtaran» manalarına gelen «Buda» lakabı ile meşhurdur. Sakya ailesindendir. «Sakya ailesinin ârif insanı» manasına gelen «Sakya Muni» ismi buradan gelmektedir. Özlediği irfana bir incir ağacının altında kavuşmuştur. Bazı islâm bilginlerine göre Hz. Zülkifl (A.S.) Buda'dır ve «Tin» sûresi ile işaret edilmek istenen de Buda'dır.
Sayfa 11 - Oku Yayınları 1971 BaskısıKitabı okudu
Ruhum baki kalacak mı? Ruh nedir? Bizzat kendisi duyu sahibi midir? Hüviyetini bilir mi? Var ise kalıpdan ayrıldığında ne gibi bir hal ile hallenecektir?
Sayfa 14 - Oku Yayınları 1971 BaskısıKitabı okudu
- İsminiz nedir? dedi. - Ahmet Râci. - Ahmet Râci mi? (gülerek) Beşeriyetin ismini zorla almışsın, nurum! Beşer cinsi o kadar aciz, zayıf ve muhtaçtır ki, hayatını ricâ ile geçirir. Ráci demek insan demektir.
Sayfa 16 - Oku Yayınları 1971 BaskısıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.