Amerikan Başkanları

Türkkaya Ataöv

Amerikan Başkanları Gönderileri

Amerikan Başkanları kitaplarını, Amerikan Başkanları sözleri ve alıntılarını, Amerikan Başkanları yazarlarını, Amerikan Başkanları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hillary, gerçekten kendini sunduğu gibi, özverili bir eş ve ana, yaşamını ulusuna adamış bir siyaset kişisi, yoksullar ve kadınlar gibi ezilenlerin çalışkan savunucusu, halktan yana bir ülkücü ve insan haklarıyla uluslararası barıştan başka bir şey düşünmeyen gerçek bir demokrat, büyük bir insan ve aydın bir beyinle yararcı bir doğayı birleştirmiş örnek bir yaratık mı? Kuşkusuz, akıllı ve kurnaz. Ama kocasındaki “karizma” onda yok. Okumuş, ama aydın değil; yaratıcılıktan yoksun bir “robot”. Kocasının defterinde dostlarının adları yazılı, onunkinde düşmanlarının. Bili doğal tavırlı; Hillary yapmacık. Kocası dinleyenleriyle konuşuyor; o önündekilere yalnız “hitap” ediyor. Hillary’nin gerçek sorunu iris tabakasının üstüne yapıştırdığı camlarla gözlerinin rengini değil, yaşamındaki gerçekleri tepetaklak değiştirmesi.
Sayfa 193 - İleri YayınlarıKitabı okudu
“Clinton’un çarpıcı sözü” diye sık göndermeler yapılan şu tümceye bakalım: “McDonald’s aş evinin bulunduğu herhangi iki ülke birbiriyle hiç savaşmamıştır!” Tüm Lâtin Amerika’da çok McDonald’s aş evleri var, ama o koca anakaraya iki de bir silâhlı müdahalede bulunan da Amerika’dan başkası değildir. Ama anlaşılan, ABD’nin askerî saldırısı “savaş” sayılmıyor(!).
Sayfa 186 - İleri YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bir atasözü var: “Tanrı yok etmek istediklerini önce iktidar delisi yaparmış.”
Sayfa 180 - İleri YayınlarıKitabı okudu
Oscar Wilde’ın (1854-1900) yaşamını 1916’da yazmış olan (ve ayrıca onun çok yakın arkadaşı) Frank Harris’in bu ünlü İrlanda kökenli ozan için söylediğini anımsayalım: “Kişi bir düşkünlüğünün sürekli olarak tutsağı olursa, bir gün bu yönde gitmeyi göze aldığından çok daha ileri noktalara doğru ister istemez yol alır ve bu yüzden hak ettiğinden daha fazla ceza görür.” Clinton’da sıra-dışı başarılar ve olağanüstü yıkım birbirini izliyor. Britanyalı romancı, küçük öykü yazarı ve ozanı Rudyard Kipling’in (1865 1936) de “Eğer” başlıklı ünlü dizelerinde şöyle bir çift mısra var: “Eğer bir gün Zafer ve öbür gün Karayıkımla karşılaşıp her ikisini de sanki seni yoldan çıkaracak bir çift dalavereci gibi görürsen...işte, o zaman, Adam olacaksın demektir, oğlum!”
Sayfa 178 - İleri YayınlarıKitabı okudu
Bush çevresinin günlüklere yolladığı bir duyuru şuydu: Eğer Dukakis seçilecek olursa, Şikago’nun bir dizi insan öldürmüş olan ünlü katili John Wayne Gacy’ye özgürlüğünü verip sokağın ortasına koyuverecekmiş. Günlüklerde okunan bu sözlere tepki olarak, Gacy gibi acımasız kan dökmüş biri bile kendi tutuklu bulunduğu yerden Amerika’nın bir sonraki başkanına şöyle bir yanıt yolladı: “Seçmeni korkutup George Bush’a oy vermelerini sağlamak için John Wayne Gacy adını kullanmak yurttaşa hakarettir.”
Sayfa 172 - İleri YayınlarıKitabı okudu
Amerikan ve dünya tarihinde bu denli büyük değişikliklere damgasını vuran George H.W. Bush’un bir önderlik niteliği ya da düşünür özelliği var mıydı Gerçek şu ki, o da, eski Başkan Eisenhovver gibi, iki sözcüğü bir araya getirip ağzından doğru dürüst bir tümce çıkaramıyordu. Daha ötesi, anlaşılmaz bir şeyler geveliyor, söylediğinde de mantık olmuyordu. Örneğin, şu dediğine bir bakalım: ”İşi olan herkesin iş istemesi için elimden geleni yapacağım (!)”
Sayfa 170 - İleri YayınlarıKitabı okudu
Reklam
51 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.