"Ah, işte yine biri ölüyor." dedi küçük kız. Kayan bir yıldızla sonsuzluğa gömülen o iyi yürekli babanneciğinden öğrenmişti bunu. Kayan her yıldız. bir insanın ruhunu sonsuzluğa uçurur."
Ona sevgisini yalnızca büyük annesi gösteriyordu. Ama o şimdi yoktu.
Küçük kız, merdivenlere bir kibrit daha sürttü. Ortalık yeniden ışığa boğuldu. Bu aydınlıkta büyük annesi tüm iyiliğiyle, güler yüzlülüğüyle ona bakıyordu.
-Büyük anne, diye bağırdı küçük kız. Biliyorum kibrit sönünce sen de sıcak soba, aydınlık sofra ve o kutsal yılbaşı ağacı gibi silinip gideceksin!
Şimdi artık heyecan ve telaş içindeydi. Elinde ve önlüğünde ne kadar kibrit varsa hepsini ateşe verdi. Çünkü büyük annesinin gitmesini istemiyordu. Sokak, kibritlerin alevinden, gündüz gibi olmuştu. Büyük anne, aydınlıkta büyüdükçe büyüyordu. Onu daha önce hiç bu denli güzel ve bu denli büyük görmemişti. Yaşlı kadın eğildi, küçük kızı kucağına aldı. Sevinçle, ışıktan iki melek gibi göğe yükseldiler. Gökyüzünde açlık da soğuk da korku da dinmişti.
...
Sabah o sokaktan geçenler, "Zavallıcık, ısınmak istemiş." dediler. Ama küçük kızın, büyük annesiyle birlikte yeni yıla ne büyük sevinçle girdiğini kimseler bilemedi.
:)) İçerisinde küçük büyük hemen hemen çoğu insanın bildiği çocuk klasiklerini barındıran bu mini mini hikaye kitabı totalde 45 dakikanızı almayacak kadar kısa , hani olur da çocukluğumun masallarına döneyim derseniz zamanınızı geçirmek için oldukça ideal. :))
Andersen MasallarıHans Christian Andersen · Remzi Kitabevi · 20121,784 okunma
Bir zamanlar bir prens varmış, bir prensesle evlenmek istiyormuş
ama bu hakiki bir prenses olmalıymış.
Böyle birini bulmak için bütün dünyayı dolaşmış ama her seferinde
bir eksiklik çıkmış karşısına. Prenses bolmuş ama bunlar
hakiki prenses mi değil mi, bir türlü anlayamıyormuş prens.
Hep aksayan bir şeyler oluyormuş. Sonunda yurduna