İçsel Şehirler Serisi 4. Kitap

Aşk Evindeki Casus

Anais Nin
Dünya edebiyatının en tartışmalı isimlerinden Anaïs Nin hayatı boyunca başkalarının kaçtığı, cinsellik, kürtaj, ensest ve evlilik dışı ilişkiler gibi konuları yazdı. Nin'in, Henry Miller ve eşi June'la ilişkisinden de beslenip kaleme aldığı, “kadın gelişiminin öyküsü” diye nitelendirdiği beş kitaplık İçsel Kentler serisi şairane üslubu ve dürüstlüğüyle iz bırakan bir başyapıt oldu. Serinin dördüncü kitabı Aşk Evindeki Casus'ta ise gizemin cazibesini de kullanan Sabina, bir yalan makinesiyle karşı karşıya kalıyor. 1950'lerde New York. Sabina rasgele bir telefon numarası çeviriyor. Çünkü herkesin uyuduğu gece saatlerinde bir yabancının sesini duymak iyi geliyor nedense. Sessizlikten korkan birinin telaşıyla anlatıyor yabancıya, soluksuzca, taşkınca. Bir yanda vazgeçemediği eşi Alan, öte yanda başka bedenlerin hikâyeleri. Aşk Evindeki Casus'ta üzerindeki gözlerin farkında olan bir kadın yürüyor kalabalıkta ve Anaïs Nin sevginin peşindeki parçalanmış özü ne kadar iyi anladığını kanıtlıyor bir kez daha. “Bir düzyazı/şiir rüyası: İç hayatın ve çağrıştırdığı imgelerin lirik bir kutlaması.” –Daniel Stern
Yazar:
Anais Nin
Anais Nin
Çevirmen:
Püren Özgören
Püren Özgören
Tahmini Okuma Süresi: 3 sa. 51 dk.Sayfa Sayısı: 136Basım Tarihi: Kasım 2020İlk Yayın Tarihi: 1959Yayınevi: İthaki YayınlarıOrijinal Adı: A Spy in the House of Love (Cities of the Interior #4)
ISBN: 9786257737319Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
144 syf.
7/10 puan verdi
·
21 saatte okudu
Yazarın ismini çok duydum ama ne bileyim belki cesaret edememem belki de istemememden dolayı Anais Nin okumadım. Bu kitabı Üsküdar’da bir sahafta buldum ve uçakta okudum bitirdim. Kitap akıcı ve gayet açık. Betimlerler gayet muazzam. İnanın bu türde olmasına rağman (erotik tarzda) betimlemeleri sizi olayın yaşandığı yer, an ve gözünüzde canlanan her şeyi anlatmış yazar. Zaten bu türde pek duyulan bir isim yok bildiğim kadarıyla ama edebiyat çevresinde isim yapmış olması demek ki kötü yazar olmadığını bize göstermekte. Sabina’nın bir evliliği var ve eşini çok seviyor. Alan ona karşı mutlak bir zafiyet içinde. Amma velakin Sabina maceralar arıyor. Barlarda sürtüyor, gecelik ilişkilere giriyor. Hatta başkalarına aşık oluyor, oldurtuyor. Ama peşinde biri var. Hayalet gibi arkasında gezen bir dedektif. Onun tüm yaptıklarından haberdar. Sabina da farkında ve karşılaştıklarında ona bütün günahlarını anlatıyor bir nevi günah çıkarıyor. Ben Tanrı’ya benzettim dedektifi. Çünkü ona karşı mahcup olması ve utanması falan bunları anımsattı. Başka heyecanlar, babasına benzettiği kişiden kopamama falan buralar biraz olaylarla örülü. İçsel Kentler dizisinin 4. Kitabıymış. En iyi kitabı Venüs Üçgeni olarak görülmüş. Kadın – Erkek ilişkileri, aldatmanın insan ruhunda bıraktığı psikolojiyi cesurca yazmış. Kocasını sevse de başka heyecanlar arasında kalan Sabina’nın tatmin duygusunu okuyacaksınız. Aşkın ışıltılı ve karanlık yönlerini gördüğünüz bu eser; kentin sokaklarında aşkın peşinden sürüklenen bir kadının öyküsü aslında. Pek çok tavsiye etmesem de yine de okunur.
Aşk Evindeki Casus
Aşk Evindeki CasusAnais Nin · Everest Yayınları · 200657 okunma
Reklam
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.