Ateş ve Güneş Sözleri ve Alıntıları
Ateş ve Güneş sözleri ve alıntılarını, Ateş ve Güneş kitap alıntılarını, Ateş ve Güneş en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hakikat sessiz, ağırbaşlı ve sınırlıdır.
Sayfa 75Kitabı okudu
Hakikat saftır, kapsam açısından dardır ve aşırı değildir.
Bizler birer gölgeyizdir (Menon 100a), tanrıların malıyızdır.
Platon insan yaşamım görünüş dünyasından gerçeklik dünyası na yapılan manevi bir yolculuk olarak görür. Tatmin arayan zekâ, duyu deneyiminin ve davranışın eleştirel olmayan kabulünden yola çıkıp, daha karmaşık ve ahlâksal olarak daha çok aydınlanmış bir anlayışa yönelir
Sayfa 15 - ayrıntıKitabı okudu
Doğru anlaşılmış düşünce canlı tartışmayla aktarıldığında, bilge adam uygun ruhlara kısır olmayan tohumlar ekecektir.
Sayfa 31Kitabı okudu
Saplantılar gerçekliği tek bir kalıba indirger.
Sayfa 102Kitabı okudu
Saplantı gerçekliği tek bir kalıp içine tıkıştınr. Sanatçının en büyük düşmanı, onun daimi yoldaşı olan, onu rahat ettiren, düşler kuran egodur.
Sayfa 89Kitabı okudu
Akıldan ayrı ve genel olarak haz en büyük düzmecedir (alazonistaton) ve en büyük hazlar genellikle gülünç ve çirkin olmaya yatkındır.
İnsanın olanaklarına ilişkin büyük bir duyguyu insanın değersizliğine ilişkin büyük bir duyguyla birleştirmesi açısından Platon'un mizacı Kant'ınkine benzer. Kant hem akla sınırlar koymakla, hem de bu sınırlar içinde kalan akla güvenimizi artırmakla ilgilenir. Ne denli tutkulu ve ne denli kötü olduğumuzu bildiği halde, her rasyonel varlığın görevini yerine getirebilmesini bekleyen bir ahlaki demokrattır Kant. Öte yandan Platon ahlaki düzlemde bir aristokrat ve bu açıdan bakıldığında, çoğumuzu geri dönmemecesine yanılsamalara dalmış kişiler olarak gören farklı türden bir püritendir.
Sayfa 35 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Platon'a göre şair bir tehdittir, çünkü iyi bir insanı bile bozabilir.
Sayfa 62 - AyrıntıKitabı okudu
Derinlemesine baktığımız şeyler yaptığımız şeyleri etkiler. (“Doğru... saf... ne varsa, onu düşünün...”)
Platon
Sayfa 86Kitabı okudu
Kendisi için olma başarısını gösteren sanat, herkes için olma başarısını da göstermiş olur.
Sayfa 96Kitabı okudu
Açgözlülük (pleoneksia); alçakgönüllülük duyusunun bozulması, haz peşinde koşan kişinin tipik kusurudur.
Sayfa 19Kitabı okudu
Sanatla din arasında her zaman tehlikeli bir ilişki olmuştur. Teolojinin duraksadığı yerde sanat büyük bir istek le açıklamalar yapmaya çalışır. “Saf düşünce”nin daha az güçlü ol duğu yerde sanat daha “tehlikeli” olan olarak görülebilir. Herhalde o zamanlar “yüksek diyalektik”e inancının azaldığını hissetmiş olan Platon’un, şahsi spekülasyonların kösteklendiği ve pitoresk popüler dinin bir devlet erki aygıtı olduğu Yasalar'da sanatçıları böylesine katı bir denetim altmda tutmasına (Platon’un görüş açısından bakıldığında) şaşmamak gerek
Sayfa 82 - ayrıntıKitabı okudu
Platon, şu soruyu sorar: Bu kadar az şeyi temel alarak bu kadar çok şeyi nasıl oluyor da bilir görünüyoruz? (Hume ve Kant da bu soruyu tutkuyla sormuşlardır.)
Sayfa 39 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu