En Yeni Balkan Savaşı Günlüğü Yorumları ve İncelemeleri
En Yeni Balkan Savaşı Günlüğü sözleri ve alıntılarını, en yeni Balkan Savaşı Günlüğü kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Balkan savaşları tarihimizde hep geçiştirilen bir konudur.
Balkan savaşları Osmanlı devleti adına fiyaskoyla biten savaşlardır. Tarihimizin en ağır hezimetidir. Koskoca anavatan toprağı Osmanlı devlet adamlarının vazıfsızlığı ve gafleti yüzünden yok olmuştur.
Bu savaşlarda neredeyse 500 binden fazla Türk katledilmiştir. Bu büyük bir tranvadır. Yenilir yutulur kolay kolay hazmedebilecek bir durum değildir.
Yıllarca Türklerin hüküm sürdüğü yerlerde bugün neredeyse Türk kalmamıştır.
Bir garip muharrir ve yıkılmakta olan imparatorluğun tarih sahnesinde bir araya geldiği hüzünlü bir jurnal. Altı asır boyunca sözünün geçtiği her toprak parçasına medeniyet götürmüş büyük bir devletin, yıkılmaya yakın ne kadar da yalnız bırakıldığı gözler önüne seriliyor eserde.
Kitap yazarın Balkan Savaşlarında yaşadıklarını anlatıyor. Ömer Seyfettin'in subay olarak katıldığı savaşta yazdığı günlük notlar, aslında savaş değil nasıl bir hezimet içinde olunduğunu gözler önüne seriyor. Türk askerinin düştüğü durum, kıymetsiz ve sahipsiz oluşları beni çok üzdü. Günlük konuşma şeklinde yazıldığı için yazarın içinde bulunduğu hayal kırıklığını çaresizliğini hissedebiliyorsunuz. Herkese tavsiye ederim, iyi okumalar dilerim.
Ekim 1912’den Ağustos 1913’e kadar devam Balkan savaşlarında Zabit olarak görev yapan Ömer Seyfettin 1 yıldan fazla sürede başından geçenleri anlatıyor. Balkanlar’da savaşıp Yunanlılara esir düştüğünü görüyoruz.
Ve kitap bittiğinde yazarın yaşadıklarından yola çıkarak Balkan harbine dair zihnimde oluşanlar; Taburundaki askerler acemi, moralsiz ve ruhsuz. Komuta kademesinde kopukluklar var. Belirsiz, tutarsız ve sürekli değişen emirler geliyor. Savaşın gidişatına dair bir iletişim eksikliği olduğunu, sürekli asılsız söylentiler olduğunu görüyoruz. Ve askerimizin zor kış şartları altında imkamsızlıklara rağmen savaş yürüttüğüne şahit oluyoruz.
Kitabın sonunda Ömer Seyfettin’in Ali Canip Yöntem’e yazdığı bir kaç mektuba yer verilmiş. Malum bu yazarlar Milli edebiyatı, dilde duru ve sade Türkçe’yi savunan yazarlardır.
Beni en çok etkileyen kısım alıntı olarakta paylaşacağım, bir askerin ağır yaralı iken kendi mezarının kazıldığına şahit olması oldu.
Keyifli Okumalar
Osmanlı döneminin son yılları. İç siyaset zaten kaos içinde. Doğuda ayaklanmalarla karşı mücadele devam ediyor. Batıda balkan ülkeleri bağımsızlıklarını isterler. Osmanlı devleti ise doğuda ve batıda toprak vermek istemez. Balkan harbi yorgun bir Osmanlı devletine kayıplar verir. Tarihe meraklı olanlar için bu kitabı tavsiye ederim.
"Savaş gerekmedikçe cinayettir"
Bu söz, sayısız savaş kazanmış kıta kıta gezmiş, defalarca suikastta uğramış, yaralanmış bir lider Mustafa Kemal Atatürk 'e aittir....
Ömer Seyfettin de bu eserde, bir askerin Günlüklerini-Anılarını yazmaktadır. Okuyunca savaş denen illetin; dizilerde, kürsüler de, kolayca propaganda yapılamayacak kadar kötü birşey olduğuna birkez daha şait olacaksınız...
