Bir Aşk Hikayesi
Emile ZolaEn Eski Bir Aşk Hikayesi Sözleri ve Alıntıları
En Eski Bir Aşk Hikayesi sözleri ve alıntılarını, en eski Bir Aşk Hikayesi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Akıntıya kürek çekmeye çalışıyor, kaderle oyun oynamaya çalışıyordu.
Sayfa 16
Şehrin yanıbaşında olup da tanımamak hoş bir şeydi. Sonsuz, bilinmeyen bir ülke olarak kalıyordu hep. Uzaktan gördükleri bir dünyaya adım atmak istemiyorlardı sanki. Çok kere de Paris, boğucu, sıcak havasıyla, bazen onları ürkütüyordu. Bu sabah ise, masum bir çocuk neşesi vardı onda. Bilinmezliği tatlı bir esinti gibi okşuyordu yüzlerini.
Sayfa 78Kitabı okudu
Allahım! Beni sevdiğini söyledi... Artık, bilmemezlikten gelerek tatlı bir huzur içinde yaşayamayacağım.
Sayfa 131Kitabı okudu
Akıl ha! Aslında, bütün bir ömür boyunca bir saattir tattığı mutluluğu ona verememiş olan bu akla acıyordu şimdi.
Sayfa 137Kitabı okudu
Bir kucaklaşmada yok olmak, bütün ömründe tatmadığı bir hazzı bir anda yaşamak ne güzel şeydi!
Sayfa 137Kitabı okudu
Tek mazeretleri, namusluca davranmalarıydı. Kalplerinin yarattığı bu oyunu büyük bir içtenlikle oynuyorlardı; çünkü birbirlerinin ellerini bile sıkmıyorlardı. Bunun için, yalnız "Günaydın" demek bile şehvete benzer derin bir haz veriyordu onlara.
Sayfa 153Kitabı okudu
Zina, zariflik örtüsüne de bürünerek, ince, kibarca bir iş haline geliyordu bu kibarlar dünyasında.
Sayfa 222Kitabı okudu
Şimdi Paris, fırtınadan sonra sıyrılan bulutlar arasından dökülen durgun bir aydınlık içinde, ıssız, güçlü bir yücelikte görünüyordu. İnsanları kaçmış, sönmüş bir yıldızı andıran bomboş bir ülkeydi sanki. Hiç de güzel değildi.
Sayfa 273Kitabı okudu
İnsan sevilmeyince nasıl da üşüyor, öksürüyormuş!
Sayfa 281Kitabı okudu
Henri, karısını, çocuğunu sever, daima nazikçe gülümserdi. Her halinde kibarlık göze çarpardı. Sonra, alev alev yanan yüzü, istekle titreyen elleri gözünün önüne geldi. Daha sonra haftalar geçmiş, görünmez olmuştu, alıp götürmüşlerdi sanki onu. Son defa kendisiyle nerede konuştuğunu söyleyemezdi şu anda. Geçip gitmişti, gölgesini de götürmüştü kendisiyle birlikte. İşte bundan ibaretti bu hikâye.
Sayfa 348Kitabı okudu
Zola'nın sanata ve sanatçıya bakışı
Bence her yazar Tanrı'dan sonra yeni bir dünya yaratmaya çalışan bir yaratıcıdır.
Gerçeği aramak insanın benimsemesi gereken kutsal bir ülküdür.
Sayfa 7Kitabı okudu
"İşte o sabah, aşk uyanıyordu, ne isim vereceğini bilemediği, karşısında, kendini çok metin sandığı, bir ürpertiden ibaret aşk uyanıyordu."