Öne Çıkan Çanakkaleli Melahat'a İki El Mektup ya da Özel Bir Fuhuş Tarihi Gönderileri
Öne Çıkan Çanakkaleli Melahat'a İki El Mektup ya da Özel Bir Fuhuş Tarihi kitaplarını, öne çıkan Çanakkaleli Melahat'a İki El Mektup ya da Özel Bir Fuhuş Tarihi sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Çanakkaleli Melahat'a İki El Mektup ya da Özel Bir Fuhuş Tarihi yazarlarını, öne çıkan Çanakkaleli Melahat'a İki El Mektup ya da Özel Bir Fuhuş Tarihi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir yangın geceleyin çıkmışsa ya da geceleyin oluyorsa ve hele mevsim kışsa; biz
çocuklar, kopiller, fırlamalar için izlenmesi gerçekten bulunmaz bir olaydır, yani adeta
bir şenlik! (Bütün omurgalılar içinde çocukluğu en uzun süren insan yavrusu olan.)
Çocuklar zaten bir gariptir. Sözgelimi bir insanın ömründe yangından hemen bir sonraki
felaket basamağı olan ‘ölüm’ün cenaze töreni bile çocuklarca hoş karşılanabilir.
Sevinçle karşılandığı da olmuştur.
“Para, (iktidar), ve yükselme tanrılarına tapınan o genç insanların ütopyasında bizlerin yeri, mezarlık değilse bile, hapishane ya da tımarhane olabilir ancak.” (Enis Batur)
‘Sivil’ sözcüğü, Türkçenin belki de en güzel ve cıvıl cıvıl,
kuş gibi öten sözcüklerinden biridir.
(Ayıptır söylemesi; biz
Sivil şiir’i 40 insan yılıdır ‘çırılçıplak bir Türkçeyle’ kuruyoruz ya!)
İşlev olarak ikinci Yeni bitti. Cemal öldükten sonra bitmiştir. ikinci Yeni’de herkes birbirinin şiirine moral verirdi. Edip’in bir şiiri yayınlanırdı, benimki, ilhan’ınki, Cemal’inki yayınlanırdı ama arada bağlantı yoktu. Basketboldaki gibi ‘time out’ falan yok. Sezai Karakoç’la Edip Cansever karşılaşsalar birbirlerini tanımazlardı. Akım budur
Vay be...
Baba biz ne okuduk be!
Doksan dakika kadar bir sürede üstümüzden sanki tır geçti...
Íncelemem bu kadar bitti...
( 10 üzerinden tam 1O puan...)