Çocuğun Keşfi
Maria MontessoriÇocuğun Keşfi Gönderileri
Çocuğun Keşfi kitaplarını, Çocuğun Keşfi sözleri ve alıntılarını, Çocuğun Keşfi yazarlarını, Çocuğun Keşfi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çocuğun kendini yaşama açmasına yardım etmeyen bir eğitim etkili olmaz.
Çünkü birini tanımadan ona eğitim vermemiz olanaksızdır.
En pürüzsüz ve cilalı küre bile sürtünme nedeniyle bir süre sonra durur.Aynı şekilde ne yapacağını bilen bir insan bile kusursuzluk yolundaki ilerleyişini durdurmak isteyen uyuşukluğun kuyusuna düşmemek için sürekli mücadele etmek zorundadır.
Doğa çocuğa çevrede nasıl hareket edeceği konusunda rehberlik eder. Bunu kanıtlamaya bile gerek yok. Bir bebeğin hareketleri tıpkı bir kuklanınki gibi sabit ve dağınıktır. 3 yaşındaki bir çocuk sürekli hareket eder , kendini yerlere atar ,koşturur ve her şeye dokunur. 9 yaşındaki bir çocuk yürür ve artık yerde uzanıp esneme ya da gördüğü her şeye eline alma gereksinimi duymaz.
En küçük çocuk bile zannettiğimizden daha güçlüdür, ama kendini gösterebilmesi için özgürce oynayabilmesi gerekir. Şehirde yaşayan çocuk kısa bir yürüyüşten sonra yorulduğunu söyler, biz de onu güçsüz olduğunu zannederiz. Oysa bu uyuşukluğun nedeni çevresinin yapaylığı, duyduğu can sıkıntısı, tuhaf giysileri, kaldırımlardaki çıplak taşlara vuran deri ayakkabılarının küçük ayaklarını acıtması ve sessizce, kayıtsızca, gülümsemeden yürüyüp gidenlerin moralini bozmasıdır. Bir kulübe üye olmak ya da çevresindekilerinin giydiklerine hayran olması ona hiçbir şey ifade etmez. Bir tasmaya bağlanmıştır. Tembellik kapanına kıstırılmıştır ve sürüklenmektedir.
Sayfa 87Kitabı okudu
Bırakın çocuklar Özgür olsun, yüreklendirin onları, yağmur yağarken dışarıda koştursunlar, bir şu birikintisi bulduklarında ve çayırlardaki otlar çiğ damlacıkları ile ıslandığında ayakkabılarını çıkarsınlar, çıplak ayaklarıyla çimlerde gezinsinler, bir ağaç onları gölgesinde uyumaya çağırdığında huzur içinde dinlensinler, sabah güneşle uyandıklarında bağırıp Kahkahalar atsınlar Çünkü Güneş, gününü uyku ile uyanma arasında bölen her canlıyı uyandırır. Oysa Biz Güneş doğduktan sonra çocuğumuzu nasıl uyutabiliriz diye endişeleniyoruz; onlara ayakkabılarını çıkarmamayı, çayırlarda gezinmemeyi öğretmeye çalışıyoruz. Tüm bu kısıtlamalardan sonra yozlaşan ve zindanından sıkılan çocuk, böcekleri ve küçük zararsız hayvanları öldürmeye başlayınca bunu doğal karşılıyoruz ve ruhunun doğadan yabancılaştığını göremiyoruz. Tek istediğimiz bizim canımızı sıkmadan zindanlarına uyum sağlamaları. ..
Sayfa 86Kitabı okudu
“ Çocuğun yerine kendini koymak ve onun yerine hareket etmek isteyen yetişkinin ölümcül müdahalesi tinsel olarak çocuğun gelişiminin önüne en büyük engeli koyuyor. Çocuğun çevresindeki dünyada kendi başına keşfedebileceği güzellikler ona sürekli bir haz ve doyum verir. Oysa bu yetişkinin bu öğretim şekli bir can sıkıntısı ve zihinsel tembelliğin kaynağı oluyor.”
Sayfa 199 - Kaknüs YayınlarıKitabı okudu
Duyu
“ Bu konuda düşündüğümüzde gıda maddelerindeki hilelerin de insanların duyularındaki tembelliğe dayandığını görebiliriz.İnsanların duyu eğitimlerinin olmaması endüstriyel sahteciliği teşvik ediyor, tıpkı kurbanlarının saflığına güvenen dolandırıcıların hilelerinde olduğu gibi. “
Sayfa 174 - Kaknüs YayınlarıKitabı okudu
Duyu
“ Oysa öğrenciler genellikle bir şeyi anlamalarına karşın eğitimleri en önemli etkenden, yani duyuların kusursuzlaştırılmasından yoksun olduğu için gerçekleştirmeleri beklenen görevin son derece zor olduğunu görüyorlar. “
Sayfa 171 - Kaknüs YayınlarıKitabı okudu
Duyu Eğitimi
“ Duyuların eğitilmesi insanı bir gözlemciye dönüştürerek yalnız çağdaş uygarlık biçimine uyum göstermesini sağlamakla kalmıyor, onu yaşamın gerekliliklerine de hazırlıyor. “
Sayfa 171 - Kaknüs YayınlarıKitabı okudu
Montessori
“Bir öğretmenin ilk ödevi de işte budur; yaşamı uyandırmak, ama özgürce gelişmesine izin vermek. Böylesine hassas bir görev içinse uygun zamanı ve müdahalelerin sınırlarını telkin eden büyük bir sanat gereklidir.”
Sayfa 135 - Kaknüs YayınlarıKitabı okudu
Bağımsızlık
“Bana hizmet edilmesini istemiyorum, çünkü çaresiz biri değilim ama toplumsal canlılar olarak birbirimize yardım etmeliyiz.”
Sayfa 72 - Kaknüs YayınlarıKitabı okudu
“Her şey Yaradan’ın elinden çıktığında iyidir; insanın eline geçmekle bozulur.” J. J. Rousseau
Sayfa 82
Bir kişi yapay bir şekilde dilsiz gibi susturulduğu ve felçli gibi hareketsiz bırakıldığı zaman disiplinin sağlandığına inanmıyoruz. Böyle bir insan disiplinli değil, yok edilmiş bir insandır. Kendinin efendisi olan ve bunun sonucunda da yaşamın bir kuralına uyması gerektiğinde kendini denetleyebilen bir insanın disiplinli olduğuna inanıyoruz.