Merhaba sevgili okur,
Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek, ismini bir dağdan alıyor, okurken gözümde canlanan bir silüetten.
Aytmatov’un, ilk defa bozkırda geçmeyen bir kitabını okudum. Hoş deniz de başka tür bir bozkır. Yazar öyle anlattığı için mi denizi bozkır gibi hissettim, yoksa zaten öyle mi, bilemiyorum açıkçası.
Kirisk ilk defa ava çıkacak bir çocuk. Üç kişi ile birlikte deniz yolculuğuna çıkarlar ve merak unsuru son satıra kadar devam eder.
Yazar çok klişe bir konu işliyor, ama öyle etkileyici bir üslupla anlatıyor ki, o klişe konu şahane bir esere dönüşüyor. Okurken ‘Yer Deniz Büyücüsü’’nden çok şey gördüm. Film olarak da ‘Pi’nin Yaşamı’’nı anımsadım.
Ayrıca yazar, mitolojik hikayelere de yer veriyor kitapta. Bence bu hikayeler de çok güzel işlenmişti.
Kitap bittiğinde kana kana su içtim. Orhan Ata, Mılgın Aka ve Emrayin için, en çok da Kirisk için içtim. O nasıl bir susuzluktur… Bu kitabı her hatırladığımda susayacağım.
Herkese tavsiye ederim, herkese…