Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ali Demirsoy Kitabı

Doğaperest

Figen E. Yanık

Doğaperest Sözleri ve Alıntıları

Doğaperest sözleri ve alıntılarını, Doğaperest kitap alıntılarını, Doğaperest en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ali Demirsoy
Benim dilim belli çevrelere çok sert, çok radikal geliyor ama ben bilim adamıyım, yani onun bunun sakalını okşayacak halim yok.Yasağa, dine, politik bir görüşe körü körüne bağlılığım da olamaz.
Sayfa 398Kitabı okudu
Bu kadar net.
Mücadele etmezseniz, ayakta kalmak için herhangi bir çaba göstermezseniz er ya da geç yenik düşersiniz.
Sayfa 252 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları - I. Baskı: Mayıs, 2006 •ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: Elveda Doğu; Hacettepe Üniversitesi ve EvlilikKitabı okudu
Reklam
Harika bi yöntem
Yaşım ilerledikçe çevreden etkilenmem çok daha aşağı düzeylere indi; çünkü hedefi artık tam olarak kendim koyuyor, yolumu kendim çiziyorum. Şunu da söy­lemeliyim: Birçoğunun önerisini kulak arkası dinliyormuş gibi davranarak dinlerim; ancak bu önerileri yanlız kaldı­ğımda dikkatle değerlendirmeye alırım. Bazı kişilerin, özellikle analitik düşünen çevremin sözlerine daha çok dikkat eder, özen gösteririm. Bazılarınınkini de gerçekten kulak arkası dinlerim. Kulak arkası dinlediğim insanların yüzüme karşı ya da arkamdan söyledikleri olumsuz sözle­ri de çok dikkate almam ve dert etmem. Çünkü söyledik­leri sözlerin impakt (etki ya da kullanım) değerini kişiye daha önce verdiğim not (önem değeri) ile çarparım. Kişi­nin benim yanımda, her insanda olması gereken yüzde yüzlük etki değeri aşınmış ve 0,1'e düşmüş ise, söylediği­nin etkisi ya da değeri normal olarak tanımladığım insa­nınkinin ancak onda biri kadardır. Böylece, insanların şu ya da bu şekilde beni yıpratmaya yönelik olabilecek etki­sini de zayıflatmış olduğuma inanıyorum. Bu da benim yöntemim...
Sayfa 148 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları - I. Baskı: Mayıs, 2006 •İKİNCİ BÖLÜM: Üniversite ve Sonraki YıllarKitabı okudu
Bana göre heykeli dikilmesi gereken Hasan Ali Yücel vardı. Mantık, jeoloji, astroloji, sosyoloji kitaplarını, Batı'daki en üstün düzeydeki kitapları tercüme ettirip lise ders kitabı olarak okuttu. Saman kağıdı da değil, düzgün basılmış, resimler konmuş kitaplardı bunlar. Düşünün ki Erzincan'ın bir dağ köyündeki evde dahi Hasan Ali Yücel'in tercüme ettirdiği kitaplar, dünya klasikleri vardı. Ama ne oldu? Kasaba duvarlarına kadar, "Komünist, kızıl Hasan Ali Yücel" diye yazıldı bu memlekette. Adamı komünistlikle suçladılar, alabildiğine hakaret ettiler. Esasında bunlar hep kasıtlıydı. Yani Köy Enstitüleri ve Hasan Ali Yücel birlikte ele alınmalıdır. Türkiye'nin aydınlanması, kendine yeterli olabilecek insanları, kadroları yetiştirmesi çok önemliydi ama sağ, tutucu dediğimiz kesim tarafından, "Komünist Hasan Ali Yücel, defol Moskova'ya" diye suçlandı. Dolayısıyla, bir Hasan Ali Yücel'in yüklendiği görevi üniversiteler yüklenemedi. Halbuki o zaman bunları yapacak dil bilen donanımlı bir kadro da vardı.
Sayfa 101 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
... dünyanın en muhteşem bilimi olması gereken biyoloji, Türk toplumu, İslam toplumları ve Osmanlı tarafından tamamen ihmal edilmiştir. Türkiye biyoloji bilimine o gün de yabancıydı, bugün de.
Biyoloji bugün dahi Türkiye’de ne anlama geldiği tam bilinmeyen bir bilim dalı. DNA’lar, babalık testi, genetik kopyalama sayesinde biyolojiye ilgi arttı. Yoksa normalde dünyanın en muhteşem bilimi olması gereken biyoloji, Türk toplumu, İslam toplumları ve Osmanlı tarafından tamamen ihmal edilmiştir. Türkiye biyoloji bilimine o gün de yabancıydı, bugün de.
Sayfa 95 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bir insanın, diğerlerinden daha iyi olduğuna inandığı bir dini varsa, bir ırkın, bir idari sistemin üstünlüğüne inanmış ise, o kişinin tarafsız davranması, evrensel düşünmesi ve kendini geliştirmesi, en önemlisi tüm dünya insanları için aynı etkinlikte yararlı olması beklenemez. Bu taraflı, dogmatik düşünceli insanların yaygın olmasından dolayı dünyada kan akıyor. Üniversiteler (kelime anlamı da olması gereken anlamdan kaynaklanır; yani evrensellikten), özgür ve yansız insanlar yetiştirmek zorundadır.
Sayfa 276 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Bunu Ali Demirsoy söylüyor.
Vallahi ben iyi eğitilseydim inanılmaz bir bilim adamı olabilirdim.
Sayfa 106Kitabı okudu
Yaşım ilerledikçe çevreden etkilenmem çok daha aşağı düzeylere indi; çünkü hedefi artık tam olarak kendim koyuyor, yolumu kendim çiziyorum.
Sayfa 147Kitabı okudu
Faşistler çok sayıda bilim insanını ya katletti ya da hapsetti.
... üniversite tarihindeki faili meçhul, teröre dayalı ilk öldürme olayı Erzurum'da gerçekleşti. Doçent Dr. Orhan Yavuz fakültenin önünde on iki yerinden, kalbinden şişlendi. Çok çalışkan bir öğretim üyesiydi.
Sayfa 134 - Tarih: 15 Haziran 1977, Yer: Erzurum Atatürk ÜniversitesiKitabı okudu
Reklam
Dostları olmalı insanın
Dostları olmalı insanın, aynen gemilerin limanları gibi... zaman zaman uğradığı, yükünü boşalttığı, dalgalar dininceye kadar beklediği koynunda. Sonra açık denizlere uğurlamalı seni, geri döneceğin günü bekleme umuduyla bazen rüzgara o açmalı yelkenini yanağına konan bir öpücüğün coşkusuyla halatlarını çözmeli, seni çok ama çok özlemeli... Dostları olmalı insanın, ermiş, bilge, hayatı ezbere okuyabilen, düşünmediklerini düşündüren, seni bir cambaz ipinde güvenle tutabilen, gerektiğinde senin için ateşi yutabilen... Yolunu ışıtan ustan olmalı... şekillendirmeyi öğretmeli hayatın çömleğini, sana vermeli soğuk bir kış gününde üzerindeki tek gömleğini.
Sayfa 447 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları - I. Baskı: Mayıs, 2006 •BEŞİNCİ BÖLÜM: Ustaca Yaşam *Oğuzkan BölükbaşıKitabı okudu
...sözlük almak için gittiğim sahafta yere düşmüş bir kitap gördüm. Beni esasında önemli ölçüde değiş­tiren şeylerden biri bu kitaptır. Kitabı yerden alıp bakar­ken, kitapçı, "Onu da al götür" dedi. Zaten ne başı var ne de sonu kitabın. Eve geldim ve hemen okudum. Daha son­ra konferanslarımda da anlattım bu kitabı. Çok önemli benim açımdan. - Neydi sizi bu kadar etkileyen kitap? Şimdi yanlış hatırlamıyorsam, Çin'de Çu-Yang diye bir adam var. Amele kendisi. Sabah işine gidiyor ve akşam evi­ne döndüğünde evinin önünde koca bir dağ buluyor. O da­ğı kazmayla kazıyor. Kazdıklarını el arabasıyla bir dereye döküyor. Diğer işçiler ona ne yaptığını soruyorlar. "Bu da­ğı kazıp bağ yapacağım" diyor. Diyorlar ki, "Dağ ortadan kalkar mı?" Çu-Yang, "Dağ büyümüyor ki, her vurduğum kazmada biraz küçülüyor. Ben bunu yapabilirim" diye ce­vap veriyor. İşte bu kitaptan sonra, bundan böyle, her şeyi başarabileceğim duygusu hakim oldu.
Sayfa 74 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları - I. Baskı: Mayıs, 2006 •BİRİNCİ BÖLÜM: Çocukluk Yılları ve Mucit BabaKitabı okudu
...bazı şeyler de satılırdı. Örneğin namaz kitabı. Bir gün anam da herhalde dut verdi namaz kitabı aldı. Akşam babama, "Oğlana namaz kitabı aldım. Okusun, öğrensin" dedi. Babam kitabı aldı, "Bun­lardan hiç kimseye fayda yok. Biz okuduk da ne oldu? Sa­kın çocuğun kafasını böyle şeylerle doldurmayın" dedi ve şehre gitti. Dale Carnegie'nin Söz Söylemek İş Başarmak adlı kitabını getirdi bana. "Onları bırak sen, bunları oku" dedi.
Sayfa 59 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları - I. Baskı: Mayıs, 2006 •BİRİNCİ BÖLÜM: Çocukluk Yılları ve Mucit BabaKitabı okudu
Ama ne oldu?
Düşünün ki Erzincan'ın bir dağ köyündeki evde dahi Hasan Ali Yücel'in tercüme ettirdiği kitaplar, dünya klasikleri vardı.
Sayfa 102Kitabı okudu
Atatürk İlkelerine sonuna kadar bağlı olduğunu söyleyen ve demokratik bulduğum gruplara yakınlık duyan biriydim. Atatürk İlkeleri derken, bu bir dünya görüşü, uygar insanı, bilimi rehber yapan, bilimden başka şeye güvenmeyen düşünce tarzına Atatürkçülük diyoruz. Dini rehber yapan insanlara tepki gösterdim. Bağnazlığı ve dogmatik düşünceyi uzaklaştırma çabamdan dolayı, "Gâvur Ali" lakabı takıldı. Ama yapamadık, başaramadık bağnazlığı uzaklaştırmayı.
Sayfa 136 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
120 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.