Orphales kentindeki insanlar arasında 12 yıl geçiren Mustafa, kendisini doğduğu adaya geri götürmek üzere gelen gemisine binmeden hemen önce, Mitra ismindeki kahin bir kadın, seçilmiş olan Mustafa'dan, gelecek kuşaklara hakikatleri aktarmak adına konuşmasını ister. Halktan kimi şair, kimi hancı, kimi çiftçi birileri çıkar ve Mustafa'ya iyilik, kötülük, hayat, ölüm, din, aşk, akıl..vb.üzerine sorular sorarlar, Mustafa da onlara ruhu yükselten sözcüklerle cevap verir.
Her kelimesinin altı çizilebilecek kadar dikkate değer bu kitabı okuyunca, kitabın çok beğenilen bir klasik olmasının nedeninin, Halil Cibran'ın tüm bu hikayeyi aklından ve ruhundan özenle süzerek kafiyeli bir şiirsellikle aktarması olduğunu anlıyorsunuz.
"Kısa bir an, rüzgarın üstünde dinlenme ve sonra bir başka kadın beni taşıyacak" şeklinde bir vurguyla bitirmiş Cibran.. ya ölüme gitmeden önce son vaazını veren bir nebi ya da reenkarne olarak geri döneceğini ima eden yarı ermiş bir meczup olsun kitabın kahramanı..neticede Cibran'ın kitabın bir yerinde "Ruh sayısız lotüs çiçeği gibi yaprak yaprak açılır." diyor. Bu kitap da ruh gibi, okudukça açılıyor.