Oh, ne yapmalı? Öyle ise aldanmamak için ne yapmalı? Anamız, babamız bizi anlamsız göreneklere, saçma usul lere, kayıtsız bir boyun eğmeyle kurban ve feda ediyorlar. Kendimiz ne kadar dikkatli, ne kadar kılı kırk yaran olursak olalım, memleketin bu hayatı içinde mutlaka böyle aldan maya mahkum olursak, demek ki bizim için kurtuluş çaresi yok. Mutlaka kurban olup harcanacağız. . . Bu kadar parlak görünüşte beni bu kadar büyülemiş olan bir şair, böyle adi bir adam çıkarsa, demek ki bu çevrede kocarnı kendi kendi me seçmek için böyle maceradan maceraya, yani tehlikeden tehlikeye, belki de pislikten pisliğe düşmek gerekecek... İşte buna hiç tahammül edemem. . . Kuşkulu bir mutluluk peşinde böyle kirlenmeye asla tahammülüro yoktur.