Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev

Étienne de la Boétie

En Eski Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev Sözleri ve Alıntıları

En Eski Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev sözleri ve alıntılarını, en eski Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Buna yaşamak denebilir mi?
Köylü ve esnaf, ne kadar kulluklaştırılmış olursa olsun yalnızca kendilerine söyleneni yerine getirmekle yükümlüdür. Fakat tiran, kendine yakın olan diğer kişilerin alçaklaştıklarını ve kendinden lütuf dilendiklerini görür. Bu kişilerin tiranın söylediklerini yapmaları yeterli değildir; onun ne istediğini düşünmeleri ve hatta onu memnun edebilmek için düşüncelerini öngörmeleri gerekir. Tirana yalnız itaat etmekle kalmayacaklar, onu hoşnut da edecekler, işlerini yapmak için uğraşacaklar, didinecekler, onun keyifli olmasından haz duyacaklar ve kendi kişisel beğenileri yerine onunkileri benimseyerek mizaçlarını, doğal yapılarını değişmeye zorlayacaklardır. Tiranın söylediklerine, sesine, işaretlerine, gözlerine dikkat etmeleri gerekecek ve de arzularını bilebilmek ve düşüncelerini seçebilmek için sürekli olarak tetikte bulunacaklardır. Bu mutlu bir biçimde yaşamak mıdır? Buna yaşamak denebilir mi? Bunları iyi doğmuş bir insana değil, fakat yalnızca sağduyuya sahip bir kişiye ya da hiç olmazsa bir insan çehresi olan kişiye söylüyorum. Kendine ait hiçbir şeye sahip olmayarak ve rahatını, özgürlüğünü, bedenini ve yaşamını başkasının ellerine vererek yaşamaktan daha sefil bir durum olabilir mi?
Sayfa 55 - 5. baskı - Temmuz 2016 - İmge Kitabevi
Tiranın Hükmünde Zenginleşip Ardından da Zenginliğini Koruyabilen Kimse Yoktur
Zengin olmak için hizmet [kulluk] etmek isterler. Fakat kendilerine ait olacak hiçbir şey kazanamazlar; çünkü kendilerinin bile kendilerine ait olduğunu söyleyemeyecek durumdadırlar. Tiranın hükmü altında hepsi de kendilerine özgü bir şey elde edebileceklerini sanıp zenginlikleri elde edeceklermiş gibi davranırlar ve herkesin her şeyini almaya yarayan ve kimsenin “bu benimdir” diyebilecek kadar bile hiçbir şey bırakmayan bu gücü, ona kendilerinin verdiğini unuturlar. Zenginlik kadar insanları tiranın gaddarlığına kul kılan hiçbir şey olmadığını ve yine zenginlik kadar tirana karşı işlenmiş ölümü hak eden bir başka suçun bulunmadığını görürler. Tiran yalnızca zenginliği sever; yalnızca onu imrendirircesine dolgun ve alık bir biçimde kendilerini kasaba sunar gibi huzuruna çıkan zenginleri yok eder. Bu gözdeler, tiranların çevresinde çok zenginlik kazanmış kişiler bulunduğu gibi, bir süre para ve mal biriktirip daha sonra hem bunları hem de yaşamlarını kaybeden kişilerin de olduğunu pek hatırlayamıyorlar. Zenginlik kazanmış kişilerden ne kadar azının bunu korudukları düşüncesi akıllarının ucundan bile geçmiyor.
Sayfa 56 - 5. baskı - Temmuz 2016 - İmge Kitabevi
Reklam
Tiranları Koruyanlar Genellikle Zevk Pezevenkliğini Meslek Edinmişlerdir
Tiranı koruyanlar süvari bölükleri, yaya insan sürüleri ya da silahlar değildir. İlk bakışta inanmak istenmez, fakat gerçektir: Tirana destek olan ve tüm ülkeyi kulluk altında tutan hep dört ya da beş kişidir. Her zaman için beş ya da altı kişi tiranın gözüne girmiş, gerek kendilerinden gelen istekle, gerek tiranın çağırmasıyla ona yaklaşmış ve
Sayfa 52 - 5. baskı - Temmuz 2016 - İmge Kitabevi
Tiranlar Gerçek Hükümlerini Hep Sona Saklarlar
Hiç kuşkusuz, kötü krallıkların yakınlarında hiç olmazsa bir kez bulunmuş çok sayıdaki insanın içinde, başkalarına karşı tiranın gaddarlığını körüklemeye öncülük yapıp bu gaddarlığa kendilerinin de maruz kalmadığı çok az kimse vardır, hatta hemen hemen hiç kimse yoktur. Çoğunlukla tiranın lütfunun gölgesi altında başkalarının malları ve makamları sayesinde zenginleşen kişiler, başkalarını da kendi malları ve makamları ile zenginleştirmişlerdir.
Sayfa 56 - 5. baskı - Temmuz 2016 - İmge Kitabevi
Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev
Zavallı sefil insanlar, akılsız halklar, kötü durumlarında kalmak için direnen ve iyiliklerini göremeyen uluslar! Sizler gözünüzün önünde, en güzel ve en parlak kazançlarınızın götürülüşüne, tarlalarınızın yağmalanmasına, evlerinizin ve eşyalarınızın çalınmasına seyirci kalıyorsunuz. Halbuki kulluk etmemeye karar verdiğiniz an özgürsünüz demektir. Onu itmenizi ya da dengesini bozmanızı istemiyorum. Fakat yalnızca onu desteklemeyin. İşte o zaman onun altından zeminin çekildiğini görüp tüm ağırlığıyla düşüp parçalandığını görebileceksiniz.
Sayfa 26 - İmge KitabeviKitabı okudu
Kendine ait hiçbir şeye sahip olmayarak ve rahatını,özgürlüğünü,bedenini ve yaşamını başkasının ellerine vererek yaşamaktan daha sefil bir durum olabilir mi?
Reklam
Halk bir kere kulluklaşmaya görsün, özgürlüğü öy­lesine unutuyor ki, artık onun uyanıp yeniden özgürlü­ğünü ele geçirmesi olanaksız oluyor. Üstelik halk, çok içten ve istekli bir biçimde kulluk (hizmet) ediyor. Bu durumu gören, onun özgürlüğünü değil de köleliğini kaybettiğini sanır.
Halk bir kulluklaşmaya görsün, özgürlüğü öylesine unutuyor ki, artık onun uyanıp yeniden uyanıp yeniden özgürlüğünü ele geçirmesi olanaksız oluyor. Üstelik halk, çok içten ve istekli bir biçimde kulluk(hizmet) ediyor. Bu durumu gören onun özgürlüğünü değil de köleliğini kaybettiğini sanır. İlk başlarda, kuvvetle alt edilmişlikten dolayı ve zorlama nedeniyle hizmet edildiği bir gerçek. Fakat bundan sonra gelen kuşak, özgürlüğü hiç görmeyip tanımadığından dolayı, pişmanlık duymadan hizmet eder ve ondan öncekilerin zorla yaptıklarını seve seve yerine getirir. Boyunduruk altında doğan insanlar, kulluk, kölelik içinde büyütüp eğitilirler.
İstediği an kötü olma erkini sürekli olarak elinde bulundurduğundan dolayı iyi olabileceğine hiçbir zaman güvenilemeyecek bir efendinin kulu(süjesi) olmanın ne kadar büyük bir mutsuzluk olduğunu belirtmek gerekir. İnsanın ne kadar efendisi olursa o kadar kez daha fazla mutsuz olur.
Eğer tirana katlanma arzuları olmasaydı, tiranın onlara zarar veren erki olmayacaktı; eğer ona karşı koymak yerine, onun verdiği acıyı sevmemiş olsalardı, tiranın onlara en ufak bir kötülük yapma olanağı olmayacaktı.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.