1923 yılında yayımlanan Hiçbiri romanının başkarakteri Cavide'nin annesi, o henüz çok küçükken, aşık olduğu adamla kaçar, Cavide'yi ve babasını terk eder.Babası bu olaydan sonra kızını görmek istemez.İyi aile terbiyesi alması için Cavide'yi kız kardeşine bırakarak, yurt dışına gider.Anne ve babası tarafından terk edilen Cavide, sevgisizlik içinde büyür.Terk edilişinin acısı ve öfkesiyle
etrafındaki insanlarla bağ kurmaz.
Tüm ilgisini kendine yöneltir.
Cavide'nin narsizme yakın, kendini sevme halinin altında müthiş bir değersizlik, sevgisizlik hissi yatar.
Girdiği her ortamda öne çıkan, diğer genç kızlar gibi evlenmeyi, yuva kurmayı düşünmeyen, kimseye minnet duymayan, yaşıtlarından daha zeki, hazır cevap ve farklı olan Cavide, teyzesinin kızı Neriman tarafından kıskanılır, taklit edilir.
Neriman ve İhsan'ın, kendisi hakkındaki konuşmalarına şahit olur. Kırıcı, yaralayıcı sözleri duyan Cavide, intikam hissiyle, Neriman'ın hoşlandığı, evlenmeyi planladığı İhsan'ı kendine aşık eder.
Hem Neriman'ın hayallerini yıkar, hem de İhsan'ı karşılıksız bir aşk içine iter, böylece.
Ancak, İhsan'ın babası Selim Paşa'ya aşık olması işleri tamamen karıştırır.İlk kez sevgi karşısında savunmasız kalır.
Suat Derviş okumak her zaman iyi geliyor bana.