İlme Teşvik
İmam GazaliSayfa Sayısına Göre İlme Teşvik Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre İlme Teşvik sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre İlme Teşvik kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Kur'an bilgisine sahip olan bir kimse, başkasının maddî servetini daha hayırlı görürse Allah'ın büyük gördüğünü küçük görmüş olur."
Sayfa 25
İbni Mübarek'e kâmil insanların kimler olduğu sorulduğunda "âlimler" diye cevap vermiş, gerçek sultanların kimler oldukları sorulduğunda "zâhidler" demiştir. En aşağılık insanların kimler olduğu sorulduğunda ise "Dinlerini satarak dünyalık kazanan kimselerdir" cevabını vermiştir.
Sayfa 25
"Hediyelerin en güzeli; hikmetli bir sözü iyice anlayıp, olduğu gibi müslüman kardeşine öğretmendir. Bu, bir senelik ibadete denktir."
Sayfa 33 - Taberani, İbn Abbas (r.a.)dan rivayet edilmiştir.
Ahirette sadece kalplerin nuru, sırrı ve ihlâsı insana fayda verecektir.
Sayfa 56Kitabı okuyor
"İmam Şafii. Şeyban er-Räi'nin huzurunda mektep sıralarında oturan çocuklar gibi oturur, ona sorular yöneltirdi. Şeybân da bu sorulara gerekli cevapları verirdi.
Imam Şafii'ye "Senin gibi bir âlim nasıl olur da Şeyban-i Räi gibi bir çobana sualler sorar ve aldığı cevapları muteber kabul ederek yararlanır?" diye sorulduğunda İmam Şâfiî şöyle cevap vermişti: "Bizim ihmal ettiğimiz ilimlere bu zat muvaffak kılın mış."
Sayfa 69Kitabı okudu
Zahir ulemasının muttaki olanları, kalp erbabının ve bâtın ulemasının faziletini daima tasdik ederlerdi. Örneğin İmam Şafii, Şeybân er-Râi'nin huzurunda mektep sıralarında oturan çocuklar gibi oturur, ona sorular yöneltirdi. Şeybân da bu sorulara gerekli cevapları verirdi.
İmam Şafii'ye "Senin gibi bir âlim nasıl olur da Şeybân-ı Râi gibi bir çobana sualler sorar ve aldığı cevapları muteber kabul ederek yararlanır?" diye sorulduğunda İmam Şâfiî şöyle cevap vermişti: "Bizim ihmal ettiğimiz ilimlere bu zat muvaffak kılınmış."
Ahmed b. Hanbel ve Yahya b. Main, Mâruf-u Kerhî'nin sohbetine sık sık katılırlardı. Hâlbuki Mâruf, zâhir ilminde bu iki zâtın mertebesine asla çıkamamıştı. Buna rağmen Ahmed b. Hanbel ve Yahya b. Main, Mâruf-u Kerhî'ye sorular sorarak ilminden istifade etmişlerdi. Nasıl böyle olmasın ki? Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e "Ey Allah'ın Rasûlü! Bize Allah'ın kitabında ve senin sünnetinde bulunmayan bir mesele sorulduğun da ne yapalım?” diye sorduklarında Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu:
"Salihlere sorun, o hususu sâlihlere danışın!"
Sayfa 69
“Bilmiş ol ki Allah'a sadakatle kulluk yapanlar kurtulur. Allah'ın dinine özen gösteren felâketten selâmet bulur. Dünyada zahid olanın gözleri yarın kıyamet gününde karşılaştığı sevaptan dolayı nurlanır."
Sayfa 82Kitabı okudu
"Nefsini günahlardan korumayana ilim bir fayda vermez"
(İmam Şafiî)
Sayfa 83
İmam Şafii şöyle demiştir:
"Nefsini günahlardan korumayana ilim bir fayda vermez."
"İlmiyle Allah'a itaat eden, ibadetinin manevî zevkine erer." "Bu yeryüzünde dostu veya düşmanı olmayan hiç kimse yoktur. Mademki durum bundan ibarettir; öyleyse sen, kendini Allah'ın ibadetine adayanlarla birlikte ol!"
Sayfa 83Kitabı okudu
“Amelini kibir ve gururun
zedeleyeceğini hissedip korktuğun zaman, kimi razı etmek istediğine, hangi sevabı istediğine, hangi cezadan korktuğuna ve
hangi nimetten dolayı şükrettiğine dikkat et! Sen bu hususlardan yalnızca birini bile düşünsen yaptığın ameller gözünde küçülür.”
Sayfa 83Kitabı okudu
"Bu yeryüzünde dostu veya düşmanı olmayan hiç kimse yoktur. Madem ki durum bundan ibarettir; öyleyse sen, kendini Allah'ın ibadetine adayanlarla birlikte ol!"
•|| İmam Şafii (rahimehullah)
Sayfa 83Kitabı okudu
Muhteşem zekâ ve siyaset..
Ebu Hanife, kendisine baş kadılık teklif edildiğinde "Ben bu vazifeye lâyık değilim" demiştir. Neden lâyık olmadığı sorulduğu zaman da şu cevabı vermiştir: "Eğer ben doğru sözlü biri isem işte ben bu vazifeye layık olmadığımı söylüyorum. Beni tasdik edin! Yok, eğer yalan söylüyorsam bir yalancının kadı olması caiz değildir."
Sayfa 93
Prof. Dr. )
Adamın biri doktora giderek hanımının kısır olduğundan şikâyet eder. Doktor, kadının nabzını yoklayarak şöyle der: "Doğurmadığı iyi olmuş zira bu kadın kırk güne kadar ölür."
Doktorun sözlerini dinleyen kadın dehşete kapılır, hayatı perişan olur. Varını yoğunu fakir fukaraya vererek vasiyetini yazar. Kırk gün boyunca yemeden ve içmeden kesilir. Kırk gün dolduktan sonra adam, doktora gelerek karısının ölmediğini bildirir. Bunun üzerine doktor "Hemen eve git ve karınla cinsi münasebette bulun, derhal gebe kalacaktır" der. Doktorun bu cevabina hayret eden koca "Bu nasıl olur?" diye sorar. Doktor meseleyi şöyle izah eder: "Hanımın çok şişman olduğu için yağlar rahim ağzını kapatmıştı. Bu yağları da ancak ölüm korkusu erite bilirdi. Ben de onu ölüm ile korkuttum. Şimdi yağlar eridi ve çocuk yapmaya hazır bir vaziyete geldi."
Sayfa 100
Adamın biri doktora giderek hanımının kısır olduğundan şikâyet eder. Doktor, kadının nabzını yoklayarak şöyle der: "Doğurmadığı iyi olmuş zira bu kadın kırk güne kadar ölür."
Doktorun sözlerini dinleyen kadın dehşete kapılır, hayatı perişan olur. Varını yoğunu fakir fukaraya vererek vasiyetini yazar. Kırk gün boyunca yemeden ve içmeden kesilir.
Kırk gün dolduktan sonra adam, doktora gelerek karısının ölmediğini bil dirir. Bunun üzerine doktor "Hemen eve git ve karınla cinsi mü nasebette bulun, derhal gebe kalacaktır" der. Doktorun bu ceva bina hayret eden koca "Bu nasıl olur?" diye sorar. Doktor mese leyi şöyle izah eder: "Hanımın çok şişman olduğu için yağlar ra him ağzını kapatmıştı. Bu yağları da ancak ölüm korkusu erite bilirdi. Ben de onu ölüm ile korkuttum. Şimdi yağlar eridi ve çocuk yapmaya hazır bir vaziyete geldi."
Sayfa 100Kitabı okudu