İmam-ı Azam Ebû Hanîfe ve Onun Fıkhu’l-Ekber, Fıkhu’l-Ebsat el-Âlim ve’l-Müteallim el-Vasiyye ve Risaletü Ebî Hanîfe Adlı Eserlerinin Tercümesi Sözleri ve Alıntıları
İmam-ı Azam Ebû Hanîfe ve Onun Fıkhu’l-Ekber, Fıkhu’l-Ebsat el-Âlim ve’l-Müteallim el-Vasiyye ve Risaletü Ebî Hanîfe Adlı Eserlerinin Tercümesi sözleri ve alıntılarını, İmam-ı Azam Ebû Hanîfe ve Onun Fıkhu’l-Ekber, Fıkhu’l-Ebsat el-Âlim ve’l-Müteallim el-Vasiyye ve Risaletü Ebî Hanîfe Adlı Eserlerinin Tercümesi kitap alıntılarını, İmam-ı Azam Ebû Hanîfe ve Onun Fıkhu’l-Ekber, Fıkhu’l-Ebsat el-Âlim ve’l-Müteallim el-Vasiyye ve Risaletü Ebî Hanîfe Adlı Eserlerinin Tercümesi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ebû Hanîfe ilim hayatının başlangıç dönemlerinde kelâm ilmi ile meşgul olduğu halde sonraları oğlu Hammâd'ı ve diğer talebelerini bu ilimle meşgul olmaktan menetmiştir.
Bunun üzerine oğlu Hammâd bir defasında kendisine şöyle demiştir; " Bizi kelâm ilmi ile ilgili münâzaralarla meşgul olmaktan men ediyorsunuz, halbuki siz kelâma ait meselerle meşgul oluyordunuz". Buna karşılık Ebû Hanîfe şöyle cevap vermiştir.
"Evet, biz kelâm meseleleri hakkında münâkaşa ediyorduk, fakat başımızın üstünde bur kuş varmış gibi aklımızın başımızdan uçmasından korkan kimsede olduğu gibi arkadaşımızın yanılmasından korkuyorduk. Halbuki sizler kelâm münâkaşalarına giriyor ve arkadaşınızın yanılmasını, ayağının kaymasını istiyorsunuz. Arkadaşının yanılmasını isteyen kişi, onun kâfir ve sapık olmasını istiyor demektir. Arkadaşının kâfir olmasını istemek ise küfürdür."