Hikayenin kahramanı Mustafa Ural, Rıfat Ilgaz'a çok benziyor. Her ikisinin de ciğerleri hasta, her ikisi de öğretmen, ikisi de şiir yazıyor ve bu sebeple de aranıyor ve ikisi de halkın zor durumlarını kaleme alıyor, aydınların, yazarların halkın yanında olması gerektiğini savunuyor.
2. Dünya savaşı yılları, Türkiye savaşa girmiyor ancak savaşın etkileri oldukça güçlü bir şekilde hissediliyor, temel gıda,ve daha birçok ihtiyaç karnelere bağlanıyor. Geceleri karartmalar uygulanıyor. Bir çok kişi aranıyor, hapislere atılıyor, sorgulanıyor, işkence ediliyor. Mustafa kaçıyor, kovalanıyor. Mustafa gibilere, bazı dostları yardım ediyor, bazıları sırtını çeviriyor, zaman geliyor, eşi bile yardımcı olmak istese de olamıyor ama hiç tanımadığını düşündüğü komşu kızı yardımına koşuyor. ÜSt komşusu, polise ihbar ediyor, onu yakalatmaya çalışıyor. Zora düştüğünüzde kimin yanınızda olacağı, kimin karşınızda olacağı belli olmuyor.
Rıfat Ilgaz ustaya saygılar...
Keyifli okumalar diyemiyorum, bu kitabı huzursuzlukla okunuyuz lütfen.