Okuduğum ilk Bilge Karasu kitabı.Felsefeci kimliğinden ötürü bende kitaba başlamadan önce bir İhsan Oktay Anar beklentisi vardı ama çok farklı bir edebi lezzetle karşılaştım.
Kitap üç bölümden oluşuyor.Her bölüm kendi içinde farklı temaları işlemiş.Temel olarak hayal ve gerçek, ölüm, hafıza temaları üzerine yoğunlaştırmış kahramanı.Oldukça gotik bir kitap olan Kılavuz'u bitirdiğimde parmak uçlarıma kadar gerildiğimi hissettim.Kitabı birinci tekil şahıs anlattığı için okuru bir anda içine alıyor hikaye.
"-işin tümü bir oyun belki, ama bu oyundaki taşlardan biri, yalnız biri, ben, neyi oynadığımı bilmiyorum. Oyundaki yerimi bilmek şöyle dursun, birilerinin beni oynatıp oynatmadığını da kestiremiyorum."