Kırık Hayal Kerkük / Osman Pamukoğlu
1927 yılına gidiyoruz, yağmurlu bir ekim gecesine. Köşke çağrılan Falih Rıfkı Atay’ı Salih Bozok karşılar. Atay merak içindedir. Gecenin o saatinde çağrılmasının nedenini sorar Bozok’a ama cevap alamaz. Mustafa Kemal Paşa meseleyi anlatınca konunun Hatay, Kerkük ve Musul’un misakı milli sınırlarına dahil edilmesi olduğunu öğrenince herkes üstüne düşen vazifenin peşine düşer.
Atatürk’ün ”Hatay benim şahsi meselemdir.” dediği bölgenin askeri yollarla geri alınması için büyük bir hazırlık başlar.
Türkmenlerin dostluğuyla , Arapların hainliğini okuyoruz. Yeri geldiğinde durma kararı verebilmenin önemine tanık oluyoruz. Şahsi hırsların değil de vatanın ve milletin refahını düşünen liderimize bir kez daha hayran olup özlemle ve saygıyla anıyoruz.
Değerli paşamız @osmanpamukoğlu konuyu tarihsel terminolojinin ağırlığından bağımsız bir metin olarak okurla buluşturunca kitabım bir su misali akıp bitti.
Tarihimizi öğrenmek, okuduklarımızdan dersler çıkarmak ve geçmişi unutmayıp geleceği emin adımlarla kucaklayabilmek adına #kırıkhayalkerkük tüm okurlara ısrarlı bir tavsiyedir.
#alıntılarım
“Dünyayı terk etmeden Hatay’ı, Musul-Kerkük’ü topraklarımıza katmazsam, bilinsin ki gözüm arkada kalır.”
“Savaş; kan, sıkıntı ve yorgunluktur; bunu yaşayarak göreceksiniz.”
“Allah nasip eder, ömrün vefa ederse, Musul, Kerkük ve Adaları geri alacağım. Selânik de dahil, Batı Trakya‘yı Türkiye hudutları içine katacağım.” Atatürk
@osmanpamukoglu @inkilapkitabevi @birdahaoku
#kırıkhayalkerkük #inkılapkitabevi #birdahaoku