Köpek Gönderileri
Köpek kitaplarını, Köpek sözleri ve alıntılarını, Köpek yazarlarını, Köpek yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir hayvandan hiçbir zaman verebileceğinden çok şey istememeli... insanlardan da.
Sayfa 27 - Can YayınlarıKitabı okudu
"- Niye içeri tıktılar seni?
- Siyasi.
- Bu daha da kötü. Başkan, hırsızlara, dolandırıcılara pek kızmaz ama, komplocuları hiç bağışlamaz. Üzgünüm."
Sayfa 26 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Bir anayasa yürürlüğe koymuş, uyduruk bir parlamento oluşturmuş ve kendisini başkan ilan etmişti. Hayatta olduğu sürece, sürekli seçilecek ve halk ona karşı oy kullanamayacaktı."
Sayfa 60Kitabı okudu
"Siyasal gerçeklerin bilinci farkına varmadan yavaş yavaş oluşmuştu onda. Her beş yılda bir yeniden seçilen bir adamın keyfi yönetimi, en küçük bir karşı koyuşu yasadışı ilan etmesi, kendisi gibi düşünmeyenleri hapse atması ya da katletmesi onu derinden sarsmış, duygusuzluğundan çekip almış ve başkaldırı tohumları serpmişti yüreğine."
Sayfa 39Kitabı okudu
Hata
"İnsan her zaman başkalarının yaptığı hataları yapmayacağına inanır. Yanlış! Hiç kimse başkalarından zeki değildir."
Sayfa 37Kitabı okudu
"- Niye içeri tıktılar seni?
- Siyasi.
- Bu daha kötü. Başkan, hırsızlara, dolandırıcılara pek kızmaz ama, komplocuları hiç bağışlamaz."
Sayfa 26Kitabı okudu
"Barabbas'ın ölümü ona, sevmemenin sevmekten daha az acı veren bir şey olduğunu kesinlikle öğretmişti."
Sayfa 6Kitabı okudu
Korku, güçsüzlük, olgun yaş gerçeğini kabul edememe... O, kırkını aşan insanlara günün birinde görünüveren canavar... gelmekte olan yaşlılıkla artık uzakta kaldığından, biçimi bozulmuş olan gençlik arasında, bölünmüş karışık bir maskedir.
Sayfa 102 - Can Yayınları
En çok acı çeken, en çok vakti ve imgelem gücü olandır, çünkü dayanılacak olan şeyi düşünmek, ona dayanmaktan çok daha zordur.
Sayfa 62 - Can Yayınları
İhanet her zaman en beklenmedik yerden gelir. Hatta ihanet diye bir şey yoktur. Her şey kendi dikkatsizliğimizden ve aptallığımızdan gelir.
Sayfa 61 - Can Yayınları
Bir yönetim sistemi, gençlerin kafasına, bütün başkaldırı girişimlerinin her yanda dolaşan muhbirler sayesinde daha başlangıçta sonuçsuz kalmaya mahkum olduğunu yerleştirmeyi başarmışsa, böyle bir sistemin sürekliliğini sağlama ve her tür özgürlük isteğini kesinlikle yok etme yolunda başarılı olduğu söylenebilir.
Sayfa 61 - Can Yayınları
Abigail Anaya'nın rejimi fosilleşmiş, saçma bir rejimdi. İkinci Dünya Savaşı'nın uzun gecelerinin bitmek tükenmek bilmeyen bir karabasanı gibi uzayıp gidiyordu. Diktatör onbeş yıldır, cop ve yasa gücünde kararname siyaseti uygulamıştı. Dalavere ortakları Trijillo, Rojas Pinilla, Batista ve Perez Jimenez'in düşüşünden sonra yasallığa dönmeye karar vermiş gibi görünerek tacını yeniden yaldızlamıştı: Bir anayasa yürürlüğe koymuş, uyduruk bir parlamento oluşturmuş ve kendisini başkan ilan etmişti. Hayatta olduğu sürece, sürekli seçilecek ve halk açıkça ona karşı oy kullanamayacaktı. Doktorlar sayesinde, sağlığı hiç bozulmadığından halka, kendisine karşı oy kullanma fırsatı vermezdi. Ve Hitler özentisi bir ekonomi, siyaset ve güvenlik sistemi izleyerek iktidarını hala sürdürüyordu.
Sonuç ortadaydı: Geri kalmış, sönük, polisin dehşet saldığı, ardı arkası kesilmeyen bir jurnalciliğin alıp yürüdüğü bir ülke. Öyle bir ülke ki hiç kimse, konuştuğu adam dostu muydu, düşmanı mıydı hiçbir zaman bilemezdi. Çünkü herkes kendi güvenliğini sağlamak için bir başkasını hiç çekinmeden ele vermeye hazırdı.
Sayfa 60 - Can Yayınları
Zamanla insanların sabırlı ve dirençli olmadıklarını, belleklerinin zayıf olduğunu anladı. İnsanlar aynı zamanda hatalarını da kabul etmiyor ve tekrar tekrar aynı yanlışlara düşüyorlardı ona göre ve bunun nedeni de aşırı gururlarıydı.
Sayfa 40 - Can Yayınları