Umberto ECO kalemine aşina olanlar bilir uzun uzun betimlemeleri. Karakterlerin kaç kirpik teli olduğundan tutunda ağacın kaç dalı vara kadar aşırı detaylara dayalı anlatımlarında bu kitabında da cömert davranmış. Tabi yine çeşitli araştırmalar için okumaya ara vermeden not almalar. Karakterimiz kitap koleksiyoneri bir sahaf olduğundan meraka yenik düşüp, eeee söz konusu kitap olunca sıcağı sıcağına 1600 'lü yılların araştırmaları bildiklerimi hatırlamak, bilmediklerimi öğrenmek açısından harika oldu.
Kaza sonrası hafıza kaybı yaşayan karakterimiz Yambo, tam adı Giambattista Bodoni, günlük ritunler haricinde kendine ait yaşanmışlıklarını hatırlamaz. Bi çare çocuklukluğunun evinden medet umulur. Geçmişini bulmaya çalışan Yambo sayesinde İkinci Dünya Savaşı ve Mussolini döneminin İtalya'sına gidiyoruz. 1940'lı yıllardan Kitaplar, çizgi romanlar, dergiler, tiyatrolar vb şeyler hakkında bir çok şey öğreniyoruz. ( çizimler kitaba ayrı bir keyif katmış ) Kendini bulmaya çalışan Yombo, bildiklerini ne zaman ve nasıl öğrendiğine takılması, hafızasındaki gel-gitler arasında kalmasını tıbbi terimlerle açıklamaya çalışan doktorundan da bu gibi konularda ne yapılabilir i ECO net bir anlatımla altını çizmiş.
Akıcı bir okuma değil ama içerdiği bilgilerin muhteşem oluşundan, kitaba fırsat verilmesi taraftarıyım.