Kushner, Kübadan Teleks adlı romanında, Küba devrimine giden süreçte, Küba’da yaşayan ABD.lilerin günlük yaşantılarını ele alıyor. Yaşadığımız coğrafyadan çok uzak bir iklimde hayat süren insanların gündelik yaşantısı, elbetti ki merak uyandırıyor. Bu anlamda, okunması gereken bir kitaptır. Kitaba dair yazacak çok şey var. Ama bunları yazmaktan ziyade, kitapta tespit ettiğim ve beni şaşırtan bir bölüme dikkatinizi çekmek isterim.
Ksenophon’un Anabasis adlı bir eseri vardır. MÖ 400 yılında paralı Yunan askerlerinin Sart (Salihli)’tan yola çıkarak İran sınırlarından, Trabzon’a kadar giden bir yürüyüşünü, savaşlarını, yaşam mücadelelerini anlatır. Bir bakıma, bu süreçte onlarla bulunan Ksenophon’un anılarını kapsar bu kitap. Tarihe de “Onbinlerin Dönüşü” olarak geçer.
Söylemek istediğim, Anadolu’da 2400 yıl önce yaşanmış bir olay, okyanus ötesinde yazılan romanda karşıma çıkıyor. Acaba, bu tarihsel olayı kaçımız biliyoruz. Endişem ise, Truva gibi tarihsel bir olay beyaz perdeye aktarılırken Çanakkale’nin asla gündeme gelmediği ve filmin Mısır’da kameraya alındığı düşünülecek olursa, yarın Onbinlerin Dönüşü beyaz perdeye aktarıldığında, kendi iç çekişmelerimizden dolayı bir fırsatı daha kaçıracak olmamızdır. Acaba Kültür Bakanlığı bunun farkında mı?