Bir cümle kurmakla bin cümle kurmak arasında geçip giden bir şey değildi zaman. Geceyle gündüz arasında, yolun başıyla sonu arasında, yazla kış, doğumla ölüm arasında geçip giden bir şey değildi. İlle de geçip giden bir şey lazımsa, bizdik o; bizden başkası değildi. Hükmü yoktu zaman denen şeyin. Hükmü olmayan şeyin varlığı zaten anlamsız, varlığı anlamsız olan şeyin yokluğu zaten önemsizdi.