Zweig, Avusturyalı varlıklı bir Yahudi ailenin çocuğu. Savaş karşıtı görüşleriyle tanınmış ve 1nci Dünya Savaşı boyunca bu görüşünü yaymayı kendisine görev atfetmiştir.
"Dünya vatandaşı" kimliğine büyük değer veren Zweig, eserlerinde savaşın yıkıma uğrattığı "eski dünya"nın değerlerinin kayboluşunu büyük ölçüde dert etmiştir..
Avrupa'nın Hitlere köle olduğunu gördüğünde ise 2nci Dünya Savaşının ruhunda uyandırdığı acıya daha fazla dayanamayarak karısıyla birlikte intihar etmiş bir yazar..
Yazarın bu eseri aslında savaş karşıtı Zweig'in yaşamından bir kesit.. Ferdinand isimli evli bir ressamın savaş için askere çağrılması, karısı, ülkesi ve kendi duruşu arasında yaşadığı gitgeller...
Vicdanının sesini dinleyip savaşa katılmak istemeyen ama vatana karşı kendini mecbur hisseden bir adamın iç dünyasını gözler önüne seriyor, hiç bir şekilde abartıya kaçmayarak... Hepimizin sıkça sorguladığı gibi...
Topu topu 50 sayfa bir kitap, kısa süre içerisinde bitiyor ama gene diğer kitapları gibi sahne ve kişilik tasvirleri, kişilerin psikoloji tahlilleri muhteşem..Tavsiye ederim..