Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ne Denizsiz Ne Tütünsüz

Herman Melville

Ne Denizsiz Ne Tütünsüz Gönderileri

Ne Denizsiz Ne Tütünsüz kitaplarını, Ne Denizsiz Ne Tütünsüz sözleri ve alıntılarını, Ne Denizsiz Ne Tütünsüz yazarlarını, Ne Denizsiz Ne Tütünsüz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Birinci Tapınağı ve İkinci Tapınağı düşünüyordum; birinde, yabancı bir ülkede bir yabancı olarak gerçek iyiliği görmüştüm ve diğerinde, evimde, kendi ülkemde, dışarı atılmıştım.
Reklam
Delikanlı, yaşlı bir dünyada yaşlı bir adamın icat edeceği çok bir şey kalmadı. Delikanlı, sözümü dinle, hiçbir şey icat etmeye kalkma - mutluluktan başka.
Sayfa 18
Kemancı
Sonra kafamın içinde, kendi şiirimdeki Argos'lu Cleothemes'in savaşın adaletini savunduğu o olağanüstü dizeleri tekrar ettim. Evet, evet, diye düşündüm kendi kendime, şimdi meydanın ortasına atlasam ve bu dizeleri okusam, hayır, şiirin tamamını onların önünde canlandırsam, şairi de palyaçoyu alkışladıları gibi alkışlarlar mıydı? Hayır! Beni yuhalarlardı, bana bunak ya da deli derlerdi. O zaman bu neyi gösterirdi? Sizin sevginizi mi yoksa onların duygusuzluğunu mu? Belki ikisini de; ama şüphesiz ilkini. Ama neden hayıflanıyoruz ki? Bir soytarının hayranlarından hayranlık mı bekliyorsunuz? Atinalının sözünü hatırlayın; meydanda insanlar bağırıp çağırıp onu alkışladığında, fısıldayarak arkadaşına sormuş: gülünç bir şey mi söyledim?
Sayfa 153Kitabı okudu
Jimmy Rose (2)
Yoksullara verecek paran olmasa da Jimmy, hâlâ zenginlere verecek sadakan vardı. Çünkü köşedeki ağacın altındaki dilenci ne kadar ekmek peşindeyse, kibirli bir kalp de bir o kadar iltifat peşindedir. Zenginler doymak bilmez tokluklarıyla, yoksullar da bitmek bilmez sefaletleriyle bizimledir. Sanırım Jimmy Rose böyle düşünüyordu.
Sayfa 138 - Aylak Adam Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Basım: Ağustos 2014, ingilizce aslından çeviren sibel hacıoğlu; Kitabın Özgün Adı: Collected Short StoriesKitabı okudu
Jimmy Rose
Görünüşe göre, kötülükten uzak ama kaderin küçük düşürdüğü ve sadece merhamet edilebilecek biri olarak görülmüyorsa, hiç kimse bu hayatta ceza almadan yasayamazdı.
Sayfa 136 - Aylak Adam Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Basım: Ağustos 2014, ingilizce aslından çeviren sibel hacıoğlu; Kitabın Özgün Adı: Collected Short StoriesKitabı okudu
Reklam
İkinci Tapınak (2)
Şimdi de şaşırmış, afallamış ve kısa bir süre için mahçup bir halde kalakaldım. Gerçek şuydu: biri bana iyilik yapmıştı; hayatımda ilk kez. Tuhaf gezinmelerim boyunca iyiliğe ihtiyacım olmuştu ama hiç istememiştim ve hiç, bu kutsal geceden önce hiç teklif edilmemişti. Hem de bir yabancı tarafından; hem de Londra'nın göbeğinde! Sonrasında, aptalca mahcubiyetim geçti ve sol gözümde garip bir şey hissettim - insanlarda sol gözün daha zayıf olduğunu söylerlerdi muhtemelen kalple aynı tarafta olduğu için.
Sayfa 120 - Aylak Adam Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Basım: Ağustos 2014, ingilizce aslından çeviren sibel hacıoğlu; Kitabın Özgün Adı: Collected Short StoriesKitabı okudu
İkinci Tapınak
Cumartesi gecesiydi; bütün marketler ve dükkânlar, bütün tezgâhlar bitmek bilmeyen bir gelgitle tıklım tıkıştı. Üç milyon insan bedeninin pazar günü için erzak toplaması sürüyordu. Çok azı benim kadar açtı, halsizliğimden dolayı vicdansız insan girdapları beni döndürerek köşelere fırlatıyordu, Norveç'teki girdaba kapılmış bir saman çöpü gibiydim. Bu fırıl fırıl dönen dalgalar insanı nasıl da korkunç bir kayıtsızlığın içine çekiyordu. Babil Londra'sında meteliksiz bir yabancı olarak ölmektense, Atlantik'in ortasında bir köpekbalığı sürüsü tarafından öldürülmek daha iyiydi. Ümitsiz, dışlanmış, bir arkadaşı bile olmayan ben, üç milyon insanoğlu arasında sendeleyerek yürümeye devam ettim.
Sayfa 118 - Aylak Adam Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Basım: Ağustos 2014, ingilizce aslından çeviren sibel hacıoğlu; Kitabın Özgün Adı: Collected Short StoriesKitabı okudu
Fukara Tatlısı (2)
Fakirlerin evindeki bu kötü hava - inatla evin içinden çıkmayan - genellikle onların sağlıklarını utanç verici derecede ihmal ettikleri şeklinde açıklanır. Ama fakirlerin içgüdüleri bizim düşündüğümüzden daha mantıklıdır. Ev havalanırsa soğur. Ve üşüyen biri için, havalandırılmamış sıcak hava, iyi havalandırılmış soğuk havadan daha iyidir. İnsanlık hakkında yapılan mantıksız varsayımlar arasında hiçbiri, iyi ve sıcak bir evi olan, iyi beslenen insanların fakirlerin alışkanlıkları hakkında yaptığı eleştirileri geçemez.
Sayfa 97 - Aylak Adam Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Basım: Ağustos 2014, ingilizce aslından çeviren sibel hacıoğlu; Kitabın Özgün Adı: Collected Short StoriesKitabı okudu
Fukara Tatlısı
Amerika'nın yerlisi olan fakirler nezaketlerini ya da gururlarını asla kaybetmez; bu yüzden, Avrupa'daki fakirler gibi fiziksel olarak yozlaşmamalarına rağmen, kafalarının içinde dünyadaki bütün fakir insanlardan daha çok acı çekerler. Bu tuhaf sosyal duyarlılık, tuhaf politik ilkelerle beslenmiştir. Zengin bir Amerikalının itibarını daha da büyütürken, talihsiz insanların sefaletine bakmıyorlar; ilk önce, herhangi bir yardım kuruluşunun sunabileceği şeyleri kabul etmelerini yasakladılar; sonra da onları, kendilerinin evrensel eşitlik düşüncesiyle, gerçek sefalet ve yoksulluğun rezaleti hakkındaki - Hindistan, İngiltere ve Amerika'da tam olarak aynı olan, aynı olmuş ve olacak olan sefalet ve rezalet - tecrübeleri arasındaki büyük farkı göstererek sundular.
Sayfa 97 - Aylak Adam Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Basım: Ağustos 2014, ingilizce aslından çeviren sibel hacıoğlu; Kitabın Özgün Adı: Collected Short StoriesKitabı okudu
Reklam
"Biz fabrikamıza evli kadınları almıyoruz; onlar arada bir gelmemeye meyilli. Biz düzenli çalışanlar istiyoruz; günde on iki saat, üç yüz altmış beş gün boyunca pazar, Şükran ve Oruç günleri hariç her gün. Kuralımız bu. Ve bu yüzden, evli kadınlar olmadığı için, buradaki bayanlara kızlar dememiz oldukça doğru."
Sayfa 47 - Aylak Adam Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Basım: Ağustos 2014, ingilizce aslından çeviren sibel hacıoğlu; Kitabın Özgün Adı: Collected Short StoriesKitabı okudu
Çok tuhaftı. Sürekli dökülen boş kağıtlara bakarken, bu binlerce kağıdın nihayetinde nerede kullanılacağını merak etmeye başladım. Her türlü yazı bu boş şeylere yazılıyordu - vaazlar, avukat evrakı, doktor reçeteleri, aşk mektupları, evlenme belgeleri, boşanma dilekçeleri, doğum kütükleri, ölüm fermanları ve daha bir sürü şey. Sonra orada bomboş duran kağıtlara tekrar baktığımda, John Locke'un meşhur benzetmesini hatırlatmadan edemedim; onun kuramına göre insanların doğuştan gelen fikirleri yoktu, insan zihni doğduğunda boş bir sayfaydı, üstüne yazı yazılabilecek şekilde tasarlanmış bir şeydi, ama ne tür harflerin kullanılacağını hiç kimse bilemezdi.
Sayfa 45 - Aylak Adam Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Basım: Ağustos 2014, ingilizce aslından çeviren sibel hacıoğlu; Kitabın Özgün Adı: Collected Short StoriesKitabı okudu
Beyaz Kızlar Cehennemi (2)
Evet, dedim kendi kendime; şimdi anlıyorum; dışa dönük ve her kılıç her bir kızın önüne uçları dışa dönük bir şekilde yerleştirilmiş. Okumalarım beni yanıltmıyorsa, eskiden hapishanedeki mahkûmlar mahkeme salonundan ölümlerine böyle giderdi; önlerinde, ucu dışa dönük bir kılıç taşıyan bir polis olurdu, bu onların ölüm cezasını simgelerdi. Demek ki, bu boş, hırpani hayatın tüketen solgunluğuyla, bu beyaz kızlar ölüme gidiyordu.
Sayfa 41 - Aylak Adam Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Basım: Ağustos 2014, ingilizce aslından çeviren sibel hacıoğlu; Kitabın Özgün Adı: Collected Short StoriesKitabı okudu
Bekâr Kızlar Cehennemi
Ağızlarından tek bir hece bile çıkmıyordu. Demir hayvanların sabit, hükmeden gürültüsünden başka bir şey duyulmuyordu. Burada insan sesi yasaklanmıştı. Burada insanlar makinelere - insanlığın yere göğe sığdırılamayan kölesi - bir kölenin Sultan'a ettiği gibi sessizce ve itaatle hizmet ediyordu. Kızlar, makineler için yardımcı çark görevi görüyordu.
Sayfa 38 - Aylak Adam Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Basım: Ağustos 2014, ingilizce aslından çeviren sibel hacıoğlu; Kitabın Özgün Adı: Collected Short StoriesKitabı okudu
"Zafer, zorla kürek çekmeden kazanılmaz, genç adam - bizim şu an yaptığımız gibi, akıntıya karşı. Genel akıntıyla kayıtsızlığa sürüklenmek, insan doğasında var olan bir eğilimdir."
Sayfa 12 - Aylak Adam Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Basım: Ağustos 2014, ingilizce aslından çeviren sibel hacıoğlu; Kitabın Özgün Adı: Collected Short StoriesKitabı okudu
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.