Nişanlılar kitaplarını, Nişanlılar sözleri ve alıntılarını, Nişanlılar yazarlarını, Nişanlılar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ölüm cezası böyledir; kötülük yapan kişiyi cezalandırmak için değil , gelecekte benzer şeyleri yapacak kişilere ibret olsun diye uygulanır. İşte bu yüzdendir ki öldürülen kişinin gercekten ya da herkesten suçlu olmasının bir önemi yoktur.
1000Kitap Alessandro Manzoninin 1821 de yazmaya başlayıp 20 yılda farklı isimlerle üç kez değiştirip yazdığı bir roman Nişanlılar. İlk yazılan kitap 600 sayfadan oluşuyor. İtalya'da 14 yaşından sonra çocuklara okutulan zorunlu bir müfredat kitabı. Umberto Eco bu romanı kendisine babasının hediye ettiğini ve severek okuduğunu söylüyor. Umberto Eco, çocuklar için sayfa sayısını azaltarak yaklaşık 90 sayfaya indirerek ve dilini sadeleştirerek kaleme alıyor. Benim okuduğum kitap Umberto Eco'nun çocuklar için sadeleştirmiş olduğu kitap. Kitap okunup bittiğinde 2023 dünyası ile 1821 dünyası arasında hiç bir fark olmadığını görüyorsunuz. Kitaptaki din adamları, rahipler, rahibeler, soylular, zenginler, eşkiyalar, zenginlerin çete mensubu korumaları, ilahi adaletin veba ile tezahür etmesi, kötülük ve iyiliğin hep çatışması ve her zaman olduğu gibi iyilerin iyi insanların kazanmasını okuyorsunuz. Rahiplerin, rahibelerin din adamı oldukları için eleştirilmemeleri, onlardan şüphelenilmemeleri bir çok hatayı da beraberinde getiriyor. Unutulmaması gereken gerçek din adamlarının da insan olup onların da hatalarının ve günahlarının olabileceği ve bir insana kendini teslim etmeden önce onu iyice tanıman, şüphe duyman, körü körüne inanmaman gerçeğini çok güzel anlatıyor yazarımız. Gayet gerçekçi hayat dersi çıkarımı yapılabilecek bir kitap. Ne kadar kötülük var olduysa bir gün mutlaka ilahi adaletin geleceğine de çok güzel vurgu yapılmış.
Nitekim sonunda ilahi adalet geliyor, fakat veba giysileri içinde… Veba, bütün pislikleri süpürerek götüren bir süpürge gibidir. Kendilerine yardım ettiği için Renzo ve Lucia’nın bu veba salgınına teşekkür etmeleri gerekseydi, ilahi adaletin korkunç bir güç olduğunu, hiç kimsenin gözünün yaşına bakmadığını ve dahası, iyilerle kötüleri aynı ölüm çukuruna fırlattığını kabul etmeleri gerekirdi.
O zamanlar büyük yoksullukların yaşandığı yıllardı ve pek çok kişinin rahip ya da rahibe olduğunu fakat bu görevi yüreklerinde hissettikleri büyük bir heves yüzünden ya da gerçek anlamda kutsal bir ruha sahip oldukları için yapmadıklarını da biliyordu. Fakir bir insan için rahip ya da rahibe olmak, hayatının kalanını rahatlık ve bolluk içinde sürdürebileceği anlamına gelmiyordu elbette, ama bunu en azından açlıktan ölmemeyi garanti etmenin bir yolu olarak görüyordu.İşte böyle biri rahip olduğunda da, Kutsal Kitap’ın öğretilerine pek fazla dikkat etmeden yaşayıp gidiyordu.
İşte bu seri de Ali'lere, Olivia'lara. Ayşe'lere, Arturo'lara, Beren'lere, Kostas lara, Arman'lara, Pietro'lara, Julia'lara, İdil'lere, Sandra'lara, Thomas'lara ve Durulara adanmıştır.
Son olarak, Nişanlılar İtalyan okurları için hâlâ önemini korumaktadır, çünkü önceki iki yüzyıl içinde Fransa'da, Almanya'da ve İngiltere'de çok büyük romanlar kaleme alınırken, İtalya'da pek de önem kazanamayan romanlar yazılmıştı. Ve işte, Manzoni'nin bu kitabı İtalya'nın en büyük ilk romanı oldu ve kendisinden sonra gelen yazarların üzerinde çok büyük etkiler bıraktı. Tabii onu sıkıcı bulanlar üzerinde de.
U.E.
Sayfa 100 - Domingo yayınları hepsi sana miras serisi 2 baskı
Dünya güzel olmayabilir ve zaten ben de onun çirkinliklerini, kötülüklerini, dramlarını ve acılarını sizden saklamadım, oysa insanlar türdeşlerini bir parça sevmeyi başarabilirlerse, bu dünyanın bir parçacık, sadece küçücük bir parçada olsa, daha az çirkin göründüğünü herkes kendi gözleriyle görebilecek.