Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Onuncu Köy

Fakir Baykurt

Sayfa Sayısına Göre Onuncu Köy Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Onuncu Köy sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Onuncu Köy kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Harika
Kızını okula yollamıyor dürzü!
Sayfa 5 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Âşık Veysel...Aslı varsa, Veysel bu dünyada kör bir kul imiş. Emme ne doğru lâf ediyor!.. Gurban olam kalem tutan ellere...
Reklam
Ben de dünyada şu dürzülerin aklına yanarım! Hökümetten bir karar gelir: Okul yapılacak! Peki,hayhay! Taş,kum taşırlar,yaparlar bir okul.Sıra dölleri okula yollamaya gelince;hır!
Helbet okurduk.
Eski hökümetlerde okul moda olsaydı,bizler de helbet okuyup yazmayı bellerdik.
Sayfa 7 - Remzi KitabeviKitabı okudu
"Kızını okula yollamıyor dürzü! Öğretmen bu kez kesin istiyor. Vallahi aferin! Biz olsak Durana'dan yılarız! O yılmıyor. Aşk olsun!" "Ne yılacak?" dedi Ali Gede, "Ardında dağ gibi hökümet! Onun yerinde olsam ben de yılmam!" "Durana boş mu? Onun ardında da yanardağ gibi parti!....."
Canaballah, dünyayı taksim ederken, gararını bilememiş. İstese, iyice hesaba vurur, bir düzende dizerdi. İstememiş ne hikmetse! Kimine yağ mumu, kimine bal mumu. Kimine karpuz, kimine kelek; kimine de bir acı düvelek. Kimine biterli ovalar, kimine de bir galbur çakıl...
Reklam
"Yalnız mıdır? Yanında yabancı var mıdır?" "Yalnızdır. Bugün cuma olduğuna, sabahtan kalktı da ölmüşlerine Kur'an okuyor..." "Allahı kandıracak, he mi?" "Ne bileyim? Belki de kendini kandıracaktır."
"Köylük yerde. bir kapıda korunabilmek için dilini tutacaksın. Bir kısım dâvanı öbür dünyaya saklayacaksın..."
Sayfa 9
okuma-yazmanın önemine istinaden Ali Gede:
"Şu mühre bak!" dedi. "Kâğıdın yarısını doldurdu. Bir de şu öğretmenin yazısına bak. İnce, ufak... Kurban olayım kalem tutan ellere!.."
Sayfa 9 - LİTERATÜR
"Yalnız mıdır? Yanında yabancı var mıdır?" "Yalnızdır. Bugün cuma olduğuna, sabahtan kalktı da ölmüşlerine Kur'an okuyor..." "Allah'ı kandıracak, he mi?" İhtiyar belini doğrulttu: "Ne bileyim? Belki de kendini kandıracaktır." Yüzünü havaya dikti: "Onun orasını..." dedi, "Allah bilir."
Sayfa 9 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Reklam
Güldür, naziktir diye başlayan ama hapis hayatı ile devam eden bir yazgı.
Durana, bir iki «Hım hım çekti. «Yavu, bunlar benim ağrımı bilmiyorlar, boyuna yağırımı dögüyorlar! Yavu, gız evlâdı, o gadar oğlanın içinde nasıl okur? Muhtar kendi gızını yolluyor mu ki, kalkmış benim başımda eşiniyor?» «O herkesten önce yolladı. Ben de yolladım. Evet... Evet diyorsun emme, sizin evleriniz yakın Akşam sabah gözetirsiniz. Ben ne yapayım? Okul diye yaptınız, tepenin başında! Bir gız evladı gidebilir mi onca yolu? Gız evladı ki, gülden nezüktür. Kıl gadar lekeyi gabul etmez.
Sayfa 12
"Sen öyle bil. Osmanlıda yeme var mı, yok mu? Yani ki, burnun altında ağız! Benim bubam derdi ki, yiyen ağız kapanır. Hemi de udlu olur. Osmanlının yemesi meşşur..." Ali Gede bilgiçlik etti: "Biz şimdi Osmanlı değiliz, Türküz. Kemal Paşa'dan beri Türk olduk." "Ne olursak olalım. Bir hökmü yoktur. Türk ne, Osmanlı ne? İkisi de aynı kan, aynı soy..." "Bilmem." dedi Ali Gede. "Ben bu işleri hiç sınamadım..."
Sayfa 13 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Ay benimle olduktan sonra yıldız kiminle olursa olsun.
Sayfa 13 - REMZİ KİTAPEVİKitabı okudu
Türküz
Ali Gede bilgiçlik etti. Biz şimdi Osmanlı değiliz ,Kemal Paşa'dan beri Türk olduk.
Sayfa 14 - Remzi KitabeviKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.