Dönüp dolaşıp yine beni ben yapan Pervane.
Ne rüzgarın hırçın sesine aldanırsın ne de
bir çift göze.
Ne yaman bir ayrılık dimi ,
Seven insanları denizlerin dalgalarında boğmak,
Hayalleri çıkmaz sokaklarda karanlığa teslim edip
bir başına bırakmak..
Varsın kırılsın umutlar Pervane!
Senin sesinle yeniden kavuşmuştum ya benliğime,
Bırak ardında fırtınalar kopartsın bu meçhul yürek,
Bırak ölümün sessizliğini haykırsın uçsuz bucaksız trajikomik mısralar.
Sen öyle bir Pervanesin ki ;
Kalemime kağıt,
Yarama merhem,
Dizlerime pansumansın.
Hüzünler veda senfonisiyle seni benden alıp götürürlerse de unutma Pervane,
Ben bıraktığın yerde olacağım, mezarıma solgun buselerini kondurduğun tabutun içinde.