Öncelikle şunu belirtmek isterim ki kitap gerçekten çok iyi. Yeni bilgiler öğrenmeyi seven yapınız varsa eğer okurken keyif alacaksınız. Bolero adlı klasik müzik eserinin nasıl oluştuğunun, Sol El eline çalınacak piyano eseri siparişi alan Ravel'in bu siparişi kimden aldığının vb.. hikayesinin anlatıldığı müthiş bir roman.
Size tavsiyem :
okumadan evvel bestenin orijinalini dinleyin.
Bu kitap Yazarın 2006 yılında kaleme aldığı, ünlü Fransız besteci ve müzisyen Maurice Ravel’in son on yılının (1875-1937) anlatıldığı kurgusal yaşam öyküsünü anlatıyor. Kitapta Amerika’dan Fransa'ya döndükten sonra ünlü yapıtı Bolero'yu besteleyen Ravel'in sağlığı yavaş yavaş kötüleşmeye başlıyor ve alzheimer hastalığından
Piyanoyu bu kadar beceriksizce çalması çocukluğundan beri üstünden atamadığı tembelliğiyle de açıklanabilir: onca hafif biri olarak, bunca ağır bir müzik aleti üstünde yorulmaya niyeti yok. Özellikle yavaş bir parçanın fiziksel bir güç sarf etmeyi gerektirdiğini biliyor, bundan uzak durmayı yeğlemiştir hep. En iyisi aldırış etmemek - bu davranışı yakın zamanda uç noktaya kadar götürdü ve sağ elle sigara içebilsin diye Ronsard à son âme'ın (Ronsard'ın Ruhuna) eşliğini sadece sol el için besteledi. Neyse işte, kötü çalıyor, çalıyor ya, e daha ne. Bir virtüözün tam tersi, öyle olduğunu da biliyor, kimse bir şey anlamadığı için pekala işin içinden sıyrılıyor.
Bolero'nun bestecisi Ravel'i benim gibi hiç merak etmeyenler için Jean Echenoz'un bu kitabı, okuduğum diğerleri gibi, trajik bir hayatın müthiş, akmaması imkânsız, çok iyi bir anlatımla kağıda dökülmüş hikâyesini anlatıyor bestecinin. Tabii ki Ravel de diğer kitaplardaki Echenoz karakterleri gibi, giden bir insan öncelikle, bir yolculuk var yine,
... düşüşün hem öznesi hem de dikkatli izleyicisi, aklına itaat etmeyen bir bedenin içine canlı canlı gömülmüş, kendi içinde bir yabancının yaşadığını görüyor.