“Sanki bacakları birbirine dolanıp yere kapaklanacak ve düştüğü yerden bir daha kalkamayacak gibi gidiyordu. Onun hayatımızdan çıkmış olduğunu düşündüm bir an, içim kocaman bir boşlukla doldu. İnsanın içini doldurabilecek en kötü şeyin boşluk olduğunu anladım o gece.”
Sayfa 50