Savaş kuralları üzerine kafa yoran bir eser olarak ilk kez Çin'de yayımlanan Savaş Sanatı'nın aslında kim tarafından ve ne zaman yazıldığı tam olarak bilinmiyor. Eserin 4. ya da 5. yüzyılda ortaya çıktığı düşünülüyor. Sun Tzu'nun gizemi de aynı Savaş Sanatı gibi binlerce yıldır tartışmalara konu olan bir durum. Efsanelere göre Çin hükümdarlığının Bahar ve Güz döneminde komutanlık yapmış askeri bir lider olan Sun Tzu, Çin'in o dönem yaşadığı buhran dolu günlerde tam da aranılan bir asker ve lidermiş. Çin eyaletlerinden birisinin kralı Sun Tzu'nun becerilerini öğrenmiş ve onu huzuruna çağırmış. Onu bir denemeye tabi tutmak istemiş. Eğer sarayda gezinen soylulardan organize olmuş, iyice eğitilmiş bir ordu yaratabilirse onun gerçekten iyi bir lider olduğuna inanacakmış. Sun Tzu görevi kabul etmiş. İlk başlarda soylulardan oluşan grup kendilerine verilen görevi yerine getirmemiş; buna karşılık Sun Tzu aralarından en popüler olan iki soyluyu kellelerini uçurarak idam etmiş. Ardından yeniden verdiği görevlerle bu miskin soylu ordusu, bir anda kusursuz bir emir komuta zincirine dönüşmüş ve kral bu durumdan çok etkilenmiş... Günümüzde hepimiz "bilgi çağında" olduğumuz konusunda hem fikirizdir. Savaş Sanatı'ndaki en temel prensiplerden birisi de bilginin gücüdür. Bizler belki bir komutan ya da CEO olmayabiliriz fakat hepimiz her gün sessizce savaşlar vermeye devam ederiz. Belki bir terfi için, belki ilişkimiz için..