Suver-i Hayal Alemi

Sefine

Salih Mirzabeyoğlu

En Beğenilen Sefine İletileri

En Beğenilen Sefine iletilerini, en beğenilen Sefine okur görüşlerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
- "Bir şeyi bilmekle, onun hakikatine garkolmak-zevk-yaşamak ayrı ayrı şeyler... İslâm'daki "ilm-el yakîn", ayn-el yakîn" ve "hakk-el yakîn" meselesi Üstadım
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek
'in misâliyle, "Van gölü olduğunu bilmek", "Van gölünün yanına gidip aynen görmek" ve "Van gölüne girip garkolmak"... Bu bakımdan, "vahdet-i Vücud" bahsinin zevke dair bilgisi, daimî ölçülendirmedir; işin diğer yönüne gelince, "pisliğin pislik ve laşenin laşe olarak görülmemesi" meselesi, "her şeyin hayâl belirtmesi" bilgisi ve göz plânına da hitap eden "atom, atomaltı parçacıklar" vesaire ile açık açık aşılmıştır. İşin asıl müthiş yönü şudur; İslâm büyükleri, bugün sayısız ince araç imbiğinden süzülerek resmedilen fizikî ve mikroskobik nesneleri gözle de görüyorlardı..."
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
,
Sefine
Sefine
sahife 238, 5.Levha -İslâm Tasavvufu'ndan- Mümin-Kâfir, İBDA Yayınları
BELİRSİZLİK PRENSİBİ...
Werner Heisenberg
Werner Heisenberg
1927'de meşhur "belirsizlik prensibi"ni ortaya atarak hâlen hâlledilmemiş bir tartışmayı başlattı. Basit bir ifâdeyle;
Werner Heisenberg
Werner Heisenberg
, gözleme fiilinin, gözlediğini değiştirdiğini belirtti. Bundan, şuurun netice üzerinde doğrudan bir etkisi olduğunu kastetmiyordu; atomik sistemlerde olup bitenleri ölçmeye çalışırken karşılaştığı problemlere işaret ediyordu. Atomik bir sitemin inanılmaz derecede küçük olması sebebiyle, herhangi bir müşahede onu ciddi biçimde etkilemeksizin yapılamaz. Bu, kaba bir benzetmeyle, çok küçük bir saat mekanizmasının, onun işleyişini bozmaksızın gözden geçirilemeyeceğini söylemek gibi bir ifâdedir. Mekanizmanın küçüklüğü, bizzat müşahedeyi ve ölçümü zorlaştırıyor..."
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
,
Sefine
Sefine
sh 290-291, 7.Levha -Makine Bilmecesi- Kuantum Bilmecesi, İBDA Yayınları
Reklam
KATEGORİLER ve KANUNLAR...
- "Varolanı var olduğu gibi inceleyen varlıkbilim (Ontoloji).
Nicolai Hartmann
Nicolai Hartmann
'a göre varlık düzeninde alttan üste doğru sıralanan dört basamak vardır; maddî, uzvî, ruhî ve manevî... Burada alt ve üst tabirleri birer değerlendirme değil, basamakların yalınlığını ve karmaşıklığını gösterirler. Felsefenin en büyük yanılgısı, temel ilkenin bunlardan sadece birinde-tek'de aranması olmuştur: Materyalizmi maddede, metafizik ve idealizmin manevî basamakta aranması. Oysa basamaklar birbirine irca edilemezler; birinin kanunları öbürüne uygulanamaz, her biri kendine mahsus esas, usûl ve kurallarla ele alınabilirler. "Ne manevî basamaktan yola çıkılarak maddî kâinat, ne de maddî basamaktan yola çıkılarak manevî hayat anlaşılabilir; çünkü bir varlık basamağının kategorileri ve kanunları öbür basamağa uygulanamaz. Şayet uygulanırsa, bu kategoriler ve kanunlar geçerliliklerini yitirirler..."
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
Sefine
Sefine
Sahife 263-264, 6.Levha -Şuur ve Tecrübe- Nikolai Hartmann, İBDA Yayınları
VARLIKBİLİM...
Nicolai Hartmann
Nicolai Hartmann
, insanın dünyada varlık münasebetlerinin oluşturduğu geniş bir sistem içinde bulunduğunu söyler; bu sistem ona has olmadığı gibi, insanın bulunmadığı yerde de vardır. İnsanın da içinde bulunduğu dünya, varlık ilişkileriyle kurulmuştur. İnsan kendisini bu ilişkilerden tecrid ederse, içinde bulunduğu dünyayı kavrayamaz. Varlık ilişkilerini tanımadan, ne tarihin oluşumu ve ne de hayatın içtimâî şekilleri anlaşılabilir; aynı zamanda insanın ruhî ve manevî yapısı da anlaşılamaz.. Bu yüzdendir ki, bir felsefî temel ilim aramak zamanımızda ihtiyaç hâline gelmiştir. İşte bu temel ilim varlıkbilimdir (ontoloji)..."
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
Sefine
Sefine
sahife 262, 6.Levha -Şuur ve Tecrübe- Nikolai Hartmann, İBDA Yayınları
ÂLEMLER ve YARADAN...
- "İnsan cevheri, yaratılışının başında ilim ve idrakten boş olarak halkedilmiştir. İnsan, Allah'ın yarattığı âlemlerden hiçbirini bilmiyordu. Âlemlerin nihayeti yoktur; onu ancak yaradan bilir. Allah'ın yarattıklarını ancak Allah'ın bildiğine âit âyet, bu hakikati tasdik eder..."
Esseyyid Abdülhakim Arvasi
Esseyyid Abdülhakim Arvasi
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
Sefine
Sefine
sahife190. 4.Levha -Şuur ve Kâinat- Hakikat-i Ferdiyye, İBDA Yayınları
İLİM, HİÇBİR ŞEYİ MUTLAK DOĞRU DİYE İSPATLAYAMAZ...
David Bohm: Fizikî hakikati ispatlamanın bir yolu yoktur, hattâ ispatlarımızın kendilerinin ispatlanamayan belirli faraziyeler üzerinde işlediğini söyleyebiliriz! Her zaman nisbî-izâfî deliller vardır ama, bunlar mutlak değildir; başka bir ifâdeyle, kâinatın her zaman ve her yerde onu düşündüğümüz tarzda olduğundan mutlak emin olamayız. Kuantum mekaniğinin çok kesin olduğunu söylemem bu bakımdan bir çelişkidir; ilim hiçbir şeyi mutlak doğru diye ispatlayamaz...
David Bohm
David Bohm
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
Sefine
Sefine
4.Levha -Şuur ve Kâinat- Hakikat-i Ferdiyye, İBDA Yayınları Sahife 174
Reklam
Geri14
48 öğeden 41 ile 48 arasındakiler gösteriliyor.