Tam adı Mehmet Arif Onat Kutlar. Yazar Seza Aksoy'un kardeşidir. İlk ve orta öğrenimini Gaziantep'te yaptı. 1955'te Gaziantep Lisesinden mezun olduktan sonra İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisine (1956) girdi. Bir yıl sonra buradan ayrılarak İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesine geçti. Bu okulu da son sınıfta bırakarak Paris'e gitti. Paris Üniversitesi Felsefe Bölümüne iki yıl devam etti (1961-63), bitirmeden ayrıldı ve Türkiye’ye döndü. Paris'ten dönüşünde Doğan Kardeş dergisinde sekreterlik (1963-65), kurucularından olduğu Sinematek Derneğinde yöneticilik görevleri (1965-76) üstlendi. 1956'da ‘a’ dergisinin kuruluşunda yer aldı ve bu dergide yazarlık yaptı. Yeni Sinema dergisinin, Sinematek adına sahipliğini üstlendi, dergide yazılar (1967-70) yazdı. Kuruluşundan itibaren Kültür Bakanlığı Sinema Yapım ve Gösterim Merkezinin yöneticiliğini (1978-80), yine kuruluşundan başlayarak (1982) İstanbul Kültür Sanat Vakfı İcra Kurulu üyeliği, Sinema Danışma Kurulu üyeliği ve başkan yardımcılığı görevlerini üstlendi. Bu kurumdaki görevleri ölümüne kadar sürdü. Cumhuriyet gazetesinde “Gündemdeki Konu”, “Gündemdeki Sanatçı” başlıkları altında haftada bir yazılar yazdı. 1991'den ölümüne kadar (1995) İstanbul Film Ajansı'nın ortağı ve yöneticisi oldu. 30 Aralık 1994'te, İstanbul / Taksim’deki The Marmara Oteli’nin pastanesine teröristlerin bıraktığı bombanın patlaması ile ağır yaralandı, kurtarılamayarak Amerikan Hastanesi’nde yaşamını yitirdi.
Onat Kutlar, edebiyatla birlikte sinemayı da uğraş edinmişti. TRT'ye yaptığı haftalık sinema programlarının yanı sıra, 1975'te 7. Sanat Sinema, Milletin Radyosu ve 1994 sonunda ancak bir defa yayımlanabilen Gündemdeki Sanatçı adlı programları hazırladı. 1989'da TRT için hazırlanan Turkuaz adlı belgeselin metin yazarlığını ve yapımcılığını, 1993-94'te yine TRT için Simurg Belgeseli'nin danışmanlığını ve yapımcılığını üstlendi. 1989'da Menekşe Koyu adlı filmin, ortağı bulunduğu Consept Film adına yapımcısı oldu.
Edebiyata Hisar dergisinde yayımladığı (1952-54) şiirlerle girmişti, şiirle birlikte hikâyeye yöneldi. Volan Kayışı adlı ilk hikâyesi Seçilmiş Hikâyeler dergisinde (1952) yayınlandı. Ardından sinema eleştirmenliği ve deneme yazarlığında karar kılmış göründü. Şiirleri Hisar'dan başka Küçük Dergi ve İlke (Gaziantep, 1952-54); hikâyeleri Seçilmiş Hikâyeler ve ‘a’ dergilerinde çıktı.