Cynster serisinin ilk kitabı. Ve benim senelerdir tekrar tekrar okuyabildiğim historical kitaplardan. Özellikle ana kadın karakter Honoria'yı çok beğeniyorum. Korkularına rağmen bir karar verirse onun için elinden geleni yapar. Kendi doğruları var. Döneminin feministi bile olabilir, tüm tavırlarının sebebi aslında korkuları olmasına rağmen. Ama nihayetinde aşk ana temamız olunca karşısına çıkan "doğru" erkek karakter onu bir şekilde yolundan çıkarıyor. Ana erkek karakterimiz Şeytan lakaplı İves Dükü Sylvester. Ona göre kadınlar korunmalı, herseyi erkekler halleder. Fakat karşısında ki kadın bu sefer onun doğrularında ilerlemiyor. Hoş öyle olsa ilgisini de çekmezdi.
Adları bir skandala karışınca Şeytan kadının adını temizlemek için evlenme teklif etmesi asil yüreğinden değil, kadını istemesinin dolayıdır. Ama aralarinda ki tum kıvılcımlara rağmen Honoria O'nu çok zorlayacak bu da okuyucuya keyifli dakikalar yaşayacaktır.
"Ancak cehennem donarsa!" Honoria'nın gözlerinden kıvılcım yayılıyordu. "Birileri sizi elimden almaya çalışırken öylece oturup beklememi isteyemezsiniz. Ben sizin düşesinizim, ilgisiz bir izleyici değil. Ölüm haberinizi alma ihtimali ile nakış işleyip haber bekleyerek oturmayacağım. Karınızsam size yardım etmeye hakkım var demektir. İşin içinde ateşe yürümek varsa onu da yaparım. "Yukarıya kaldırdığı çenesi şimdi daha da yükselmişti. "Ben bir Anstruther-Wetherby'im. Ölüm ve tehlikeyle sizin kadar iç içe yaşadım. Uysal ve hoşgörülü bir kadın istiyorsanız benimle evlenmemeliydiniz."
Honoria bir toprak kümesine sopayla fiske attı. "Bir kenarda eldiven örmeye bırakıp bu kadar çaresiz hissettirilmesek, eminim biz de daha vahşi olabiliriz." Sopayı Şeytan'a doğru savurdu. "Kişisel olarak hiçbir şey elde edemeyeceğinizi bilseniz ne kadar öfkelenirdiniz, bir düşünün."
Kitabı beğendim. Dönem kitapları severler için tam cerez tadinda okumalık.icinde ki katili en başından beri biliyordum ama gayet güzel saklandı.kafa dagitmalik aradığınızda bakmanızı tavsiye ederim
Vakitsizlikten dolayı okuma sürem uzun sürdü. Ama değdi. Yazarın sanırım en sevdiğim kitabı, hatta historical tarzda en sevdiğim kitaplardan biri olabilir.
Hikayenin kurgusu, karakterler gerçekten keyif aldığım bir roman oldu.
Zaman zaman çıkarım baştan tekrar okuyacağım kitaplardan. Soft bir aşk hikayesinden daha fazlasının olması da sıkılmadan okumayı kolaylaştırıyor.